Aslın da hepimiz yalan söylemenin doğru olmadığını biliriz ve kabul ederiz. Güven duygusunu zedelediğini de biliriz bilmesine de gene de gereksinmelerimiz, açgözlülüğümüz yüzünden bu gerçekleri görmezden gelir ve yalana teslim oluruz.Ana başlık altında sıralarsak
– Eğlence için
– Mevcut durumu sürdürmek için
– Egomuzu şişirmek için
– Çözüme ulaşaşacağımızı düşündüğümüz için
– İstediğimize ulaşabilmek için
– Sır tutmak için
– Kendimizi koruduğumuzu zannettiğimiz zamanlar
– Duygularımızı gizlemek için
– Mahçubiyetten kaçınmak için
– Tartışma, çatışma yaşamamak için v.b. durumlarda yalan söyleriz
Listeleyince yalan söyleme nedenlerinin altında korku duygusunu görebiliriz. Korku bize gerçeğin gücüne inanmamızı engeller.
Korku = Yalan söylemek ise
Güven = Gerçek tir.
Eeee şimdi her şeyi her yerde söyleyecek miyiz? Taş taş üstünde kalmaz o zaman da.. O zaman korku duymadan, yalan söylemeden de doğru iletişim kurmak mümkün. Sevdiğim bir arkadaşım sık sık ‘ Her söylediğin doğru olacak lakin her doğru her yerde söylenmez’ derdi. Çok doğru bir bakış açısı…
Yalana sığınmadan da doğru iletişimi kurmak için bir kaç tane fikrimi burada paylaşabilirim. Örneğin karşımızdakine eleştiri veya fikir beyan ederken şevkat duygusu katabiliriz. Sorulan bir soruya cevap vermek istemediğiniz de soruyu soran kişiye bu soruyu niye sorduğunu sorabiliriz ‘neden ‘ soruyorsun ‘neden ‘ öğrenmek istiyorsun gibi..Kibarlık da bu konuda yardımcıdır. Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum demek de diğer bir çözüm yolu…
Dürüst olmakla, kendini açmak arasında ki farkı ayırt edebiliriz.