HP’Lİ DEVRİM ERCAN: CHP’DEKİ AYRIŞMAYI SHP’LİLER GRUBU BAŞLATTI
“SAVCI GEREKLİ GÖRDÜ VE SORUŞTURMA GEÇİRDİK DİYELİM. YARIN HAYRİ TÜRKYILMAZ MUDANYA’DA BİR ÇALIŞMA YAPMAK İSTEDİĞİNDE İNSANLARA NE ANLATABİLECEK? CHP’Lİ OLMAYANLAR “KENDİ PARTİLİSİNE DAVA AÇAN BİR BELEDİYE BAŞKANI BİZE NELER YAPMAZ” DİYE DÜŞÜNMEYECEKLER Mİ?”
Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Teşkilatında tartışmalar bitmek bilmiyor. Son il kongresinde ayyuka çıkan parti içi ayrışma, artık partililerce de yüksek sesle dile getiriliyor. Peki, CHP’yi bu noktaya getiren neler ve kimler? Partide pek çok görevde bulunmuş Taylan Devrim Ercan’la konuştuk.
YÖNETTİĞİN KENTİ BENDEN OLANLAR VE OLMAYANLAR ŞEKLİNDE AYIRAMAZSIN
Devrim, Mudanya’nın CHP’li belediye başkanı Hayri Türkyılmaz kendisine hakaret ettiğiniz gerekçesiyle sizden şikayetçi oldu. Yöneticilerle bir probleminiz mi var? Bu kadar başarılı olduğunu iddia eden bir belediye başkanı ile anlaşamadığınız nokta nedir?
Bizim hiçbir şekilde Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz ya da CHP’li yöneticilerle sorunumuz yok. Türkyılmaz, organizasyonlarda selamlaştığımız bir kişi. Hayri Başkanın sahip olduğu konum itibariyle yapmaması gerektiğini düşündüğümüz şeylere parmak bastık. Türkyılmaz’ın etik olarak yapmaması gereken şeyler vardı. Mesela CHP’deki ön seçim sürecinde birilerini açıkça desteklemesi gibi. Siyaset üstü bir duruş sergilemesi gerekiyordu. Tamam, CHP’nin adayısın ama seçildikten sonra tüm kentin belediye başkanı oluyorsun. Yönettiğin kentte “benden ve “benden olmayanlar” şeklinde ayrım yapamazsın.
Milletvekili adayı Semih Özdemir’in dükkanının mühürlenmesi siyasi bir hareket miydi?
Önseçim sürecinde Semih Özdemir kardeşimiz ile aralarında bir sıkıntı yaşanmış. Semih’in dükkânı gibi Mudanya’da dört yüz örnek var. Eğer bir yanlış varsa tabii ki onun düzeltilmesi lazım ama bunu yaparken bir şekli olmalı. Semih’in dükkânı bir site içinde. Caddede, yolda ya da kaldırımda değil. Mudanya’da rahatsız edici onca örneği varken Semih’e karşı böyle bir harekete tepki gösterdik. Hayri Başkan bu tepkiyi hakaret olarak algılamış.
GENÇLER HATA YAPTIĞINDA ONLARI DOĞRU YÖNTEMLERE SEV EDECEK ANA KADEME YÖNETİCİLERİDİR
Hayri Türkyılmaz’ın dava açtığı isimlerin hepsi gençlik kollarından. Sen de gençlik kollarından yetişmesin. Nedir Türkyılmaz’ın gençlerle alıp veremediği?
Partinin gençlik kolu üyeleri hata yapabilir. Yapmalıdır da. Çünkü gençlik kolları partinin mutfağıdır. Okuludur. Genç, bu okulda ne kadar tecrübe kazanırsa o kadar iyi bir yönetici olur. Genç, gençlik kollarında siyaset yaparken hata yapmalıdır. Bu hataları da düzeltecek olan ana kademedir, ilçe başkanları, il başkanı, milletvekilleridir. Fakat biz Hayri Başkan’dan bu siyasi olgunluğu göremedik.
AKP’LİLERDEN BİLE BÖYLE TEPKİ GÖRMEDİM
Sosyal medyada gerçekleştirdiğimiz eleştirilerin üzerinden birkaç geçtikten sonra Mudanya Emniyet Müdürlüğü’nden arandık. Hayri Başkan kendisine hakaret ettiğimiz gerekçesiyle bizden şikâyetçi olmuş. Ben yirmi bir yıldır CHP içinde siyaset yapıyorum. İlçe gençlik kolu başkanlığından gençlik kolları genel başkan yardımcılığına, son olarak ana kademe il başkan yardımcılığına çeşitli görevler bulundum. Kendi partimde ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyorum. Çok sert eleştirdiğim AKP’lilerden bile bu tepkiyi görmedim. Çok komik ve üzerinde düşünülmesi gereken bir konu.
ASLAN DERSİN SEVİNİR DE EŞEK DEYİNCE NEDEN KIZAR?
Türkyılmaz için “kuyruk acısı var” demişsiniz. Bunu hakaret olarak kabul etmiş.
Hakaret diyorlar. Ne hakareti? Kuyruk acısı yazmışız. Hayri Başkan mecazdan anlamıyorsa ne diyelim? Bir adama aslan dersin hoşuna gider, eşek dersin kızar. İkisi de havyan değil mi? Maalesef Hayri Başkan mecazi anlama kendini kapatmış.
CHP’DE ETNİK KİMLİK SİYASİ İLKELERİN ÖNÜNE GEÇTİ
Peki CHP içinde etnik kimliklerin ön plana çıkarıldığı iddiası doğru mu?
Biz 2010 yılına kadar bu partide kim Alevi, kim Sünni, kim inanan, kim inanmayan bilmezdik. Biz insanın siyasi duruşuna ve ilkelerine bakıyorduk. Son dönemde CHP’de etnik kimlik, ideolojiden ön plana çıktı. Partide siyaset yapan insanların ideolojilerine göre değil etnik kimliklerine göre saflaştığını görüyoruz. Bunun nedeni de SHP’deki atölyeciler grubu. Kendi kadrolarını oluşturmaya çalışıyorlar. Ayrışmayı yapan onlar ama sanki bizmişiz gibi lanse ediliyor.
ŞADİ ÖZDEMİR CHP KAPATILSIN DİYORDU
Şadi Özdemir, il kongresi sürecinde SHP’li kimliğini oldukça fazla kullandı.
Şadi Özdemir SHP’deyken CHP’nin kapatılması gerektiğini, partinin artık sol bir parti olmadığını söylüyordu. Bu insanlar gelip CHP’yi yönetmeye başlayınca kutuplaşmalar yaratıldı.
Ayrışma öyle bir noktaya geldi ki insanlar farklı düşünseler de sokakta birbirleri ile karşılaştıklarında sohbet ediyorlardı ama artık göz göze bile gelmiyorlar. Sanki vebalılar gibi davranıyorlar.
Bu iş nereye varacak?
Tüm bu eleştirilerimizi sosyal medya gibi ortamlarda gerçekleştirmeyin diyorlar. Hayri Başkan büyük olarak Semih’i çağırmadı. Çağırıp “şikayetler var, daha dikkatli ol” dese zaten bunlar olmayacaktı. Türkyılmaz orayı mühürlemiş olmasa süreç bu noktaya gelmeyecek, o yazılar yazılmayacak, mahkemelik olmayacaktık.
KENDİ PARTİLİSİNE DAVA AÇAN, BAŞKASINA NE YAPMAZ?
Savcı gerekli gördü ve soruşturma geçirdik diyelim. Yarın Hayri Türkyılmaz Mudanya’da bir çalışma yapmak istediğinde insanlara ne anlatabilecek? CHP’li olmayanlar “kendi partilisine dava açan bir belediye başkanı bize neler yapmaz” diye düşünmeyecekler mi?