Göreve yeni atanan Ak Parti Mudanya İlçe Başkanı Murat Ünal ile hem partisinin Mudanya’daki çalışmalarını, hem de Mudanya Belediyesinin tartışmalı uygulamalarını konuştuk.
Mudanya Belediyesi’nin vatandaş ile bilek güreşi yaptığını söyleyen Ünal, Ak Parti olarak Mudanyalılar ile iç içe olduklarını söylüyor ve ekliyor; “vatandaşın ayağına taş bile takılsa geleceği yer Ak Parti’dir”
Göreve geldiğiniz günden itibaren AK Parti Mudanya İlçe Teşkilatı’nda neler değişti? Siz yönetim olarak ne gibi çalışmalar yaptınız?
Yaklaşık iki aydır görevdeyiz. Mudanya benim hem doğduğum, hem hayatımı geçirdiğim hem de aşkım diyebileceğim bir memlekettir. Bunu Bursa’da çalıştığım tüm çevrem bilir.
AK Parti Genel Merkezi tarafından bu göreve getirildik. İl başkanlığımızın da olumlu görüşüyle bu göreve atandık. Tabi Mudanya’yı, her mahalleyi, her sokağı bilmenin büyük bir avantajı vardı. Yönetimimizi oluştururken AK Parti’de daha önce siyaset yapmış, önceki dönemlerde görev almış, gençlik kollarında, kadın kollarında çalışmış bulunmuş bütün arkadaşlarımızın hepsiyle yakın ilişkiler içinde bulunduk. Mesleğim de doktorluk olduğu için her türlü konuda insanların yanında olduk. Amacımız bütün Mudanya’yı kucaklayan bir ekip oluşturmaktı.
Listenin yapılması sırasında herkes büyük bir anlayış gösterdi. Siyasette “şunun adamı, bunun adamı” denir. Siyaseten üzerimizde olan makamlara teşekkür ediyorum, kimsenin telkini olmadı. Muhakkak eksiklerimiz vardı. 150 arkadaşımız aktif olarak çalışmak istediğini beyan etti. Hem Bursa Koordinatörümüz İstanbul Milletvekilimiz Osman Boyraz beyin, hem Birinci Bölge Koordinatörümüz Harun Karaca beyin, il başkanlığımızın nezaretinde olan görüşmeler oldu. Yönetim onaylandıktan sonra, teşkilatta çalışmanın kendimize kazandırdığı birçok şey olduğunu da gördük. Sizi makama getiren kişilerin söyledikleri ile bu coğrafyayı bilmek çok mümkün değil. Teşkilat başkanlığımız ile görüşerek Mahalle Danışma Meclisi adında, tüzüğümüzde de olan işlemesi gereken bir kuruluşu da faaliyete geçirdik. Ramazan Ayı’nın bereketinden istifa ederek, iftardan sonra iki köye gidiyoruz. Arkadaşlarımız ile mahallelerde oturuyoruz. Notlarımızı alıyoruz.
Mudanya Belediyesi’nin AK Parti’de olmamasının pratikte bize bir olumsuzluğu yok ama Mudanya halkının beklentilerinin karşılanması konusunda çok ciddi bir eksiklik olduğunu düşünüyoruz.
Daha önce köy olan 36 tane mahallemiz var. Oralarda herkesim geçimi tarımla. Arazilere ulaşabilmesi için yollar çok önemli. Daha önce kısıtlı imkânlarla açılmış olan arazi yollarının baharla birlikte gereken bakım işleri tamamen Mudanya Belediyesi’nin sorumluluğunda olmasına rağmen, bakımı gerçekleştirememiş belediye var. Bu bizi üzüyor. Büyükşehirin ilgili birimini arıyoruz, köylere greyderler yolluyoruz. Köy kahvelerinin ufak tefek ihtiyaçlarını gideriyoruz. Eski asfalt şeklinde değil, sıcak asfaltla köylerin tanışması anlamında Büyükşehir Belediyemizin aldığı bir karar var. Bu iki aylık süre zarfında Mudanya’nın mahallelerinden sadece 11 tanesine gidemedik. Bayramın birinci günü itibariyle bütün Mahalle Danışma Meclisleri’ni bitirmiş olacağız.
AK Parti’nin kapısı herkese açık. Köylerde partimize oy versin vermesin, ayağına taş takılanın müracaat edeceği yer AK Parti Mudanya İlçe Başkanlığı’dır.
Size olan geri dönüşler nasıl?
Vatandaşlarla beraber olmaya, onların sorunlarını dinlemeye ve çözmeye çalışıyoruz. Onların benim için ne düşündüğünü tamamen bilemem ama ben vatandaşlarımızla bir arada olmaktan mutluyum.
AK Parti olarak Mudanya’da bir iftar programı yaptınız. Ciddi bir katılım oldu.
3500 servis açıldı. İki günde hazırlandık. Bir gönül sofrası kurduk. Her birey bizim için çok önemli. Katılanlara çok teşekkür ediyoruz. Ulaşamadığımız arkadaşlarımız oldu. Süremiz kısıtlıydı.
Bütün sivil toplum kuruluşlarına da, kamu kurumlarına da iadei ziyaretlerimizi gerçekleştirdik. Siyasetin de amacı iletişim kanallarının sağlıklı olması. Bunu yapmaya çalışıyoruz.
Hayri Türkyılmaz, Recep Altepe’ye yönelik açıklamalarda bulundu. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Siyasette belirli bir çizgi ve üslubun olmasını arzu ediyoruz. Siyaset yapan kişiler sonuçta insanlardır. Onlara yakışır ifadelerin olması lazım. Hem söyleyen kişi açısından önemli hem de muhatap açısından. Kötü sözler muhataba bir şey kaybettiriyor mu? Ama söyleyen kişinin hele siyaset yapıyorsa ve kamuoyunun önündeyse dikkat etmesi lazım. Bu söz Mudanyalının Recep Altepe’ye olan sevgisinde ve Ak Parti’ye olan teveccühte hiçbir eksilmeye neden olmaz ama söyleyeni ciddi anlamda sıkıntıya sokar. Doğru bir ifade değil, talihsiz bir ifade
Karşıt siyasi partiyi düşman gibi görmek hoş değil. Mudanya Belediyesi daha iyisini yaparsa teşekkür ederiz. Halk Eğitim Merkezi’nin çektiği sıkıntıyı Mudanya halkı ile paylaştık. Mudanya Belediyesi 2010 yılından beri oraların kirasını ödüyordu. Bu ödemeler belediye harcamalarında devede tüy bile değildir. Ama belediyenin “biz Milli Eğitim’den zengin değiliz” yaklaşımı da bizi üzüyor. Belediye de halkın kurumu, Milli Eğitim Bakanlığı da ülkenin kurumu. Halk Eğitim, temel eğitimle ilgili bir şey değil. İnsanların sosyalleşmesi, el becerilerinin gelişmesi, müziğe ve sanata yönelmesi için ortaya çıkan bir kuruluş. Bu işi asıl yapması gereken kuruluş belediyeler. Neden? Çünkü vatandaşa dokunacak. İlçemizde yaklaşık beş bin vatandaşımız Eylül-Mayıs ayları arasında Mudanya Halk Eğitim Merkez’ine müracat etmiş.
Bunu gören Mudanya Belediyesi Yenimahalle’de Halk Eğitim Tesisi yapmıştı ama iki buçuk yıldır kapalı. Düğün Salonu olsun ama kapalı tutmasınlar.
Bir öğretmen arkadaşımız geldi, Tahir Paşa Konağı’nda kendi el emeği ile ürettiği sanat eserlerini sergilemesi için yer tahsis ediliyor. Sonra serginin bitmesine bir gün kala öğretmenin eserlerini bahçeye koyuyorlar.
Seçimler olduğu zaman vatandaş oy kullanacak. Her karar başımızın üzerinde. Biz vatandaşımızın huzurunu sağlamak istiyoruz.
Türkyılmaz’ın imamlarla ilgili tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Anlamak mümkün değil. Yanlış bir algı da oluştu. Ak Parti’li sekiz meclis üyemizin de karara destek olduğu söylendi. Evet, Mudanya Belediyesi’nin yerleri. İmamlara tahsis edilsin, sembolik bir kira alınsın. Burada belediyenin kaybı da yok. O binaları yapmak için belediye tüzel kişiliği bir kuruş para harcamadı.
Belediye Başkan Yardımcısı Akın Poroy, meclis toplantısında “Diyanet İşleri’nin bütçesi İç İşleri Bakanlığı’ndan aha fazla, onlar ödesin, biz niye ödeyelim” dedi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu yaklaşıma söyleyebilecek çok bir laf yok. İmam da köye hizmet ediyor. Yapılan evler de imam evi olarak yapıldı. Bütünşehir Yasası’yla Mudanya Belediyesi o evlerin üzerine kondu. Paha biçilemez araziler Mudanya Belediyesi’nin mülkiyetine geçti. Şimdi mezbelelik halde. Gittik, dolaşıyoruz. Çayönü Mahallesi var. Oranın altyapısını yaptık, muhtar evini, çok amaçlı salonunu yaptık. O binanın 5 Bin metrekare parke taş ödemesini Büyükşehir olarak yaptık. Göleti yaptık. Sulama sistemlerini yaptık. Şehitliği düzenledik. Köy kahvesinin yanında 68 metrekare bir yer var, Mudanya Belediyesi’ne geçmiş. Orası daha önce kurulan kooperatife verilmiş. Gidin oranın halini görün. Yıkılmış, çökmüş. Büyükşehir bu kadar iş yaparken siz niye yapmıyorsunuz?
Bizim vatandaşla bir araya gelerek gerçekleştirdiğimiz yapıcı çalışmalar bu arkadaşlara da yol gösterici olacak.
İskeleyi Büyükşehir Belediyesi ele aldı. Nasıl bir plan var?
Mudanya Sahil Düzenleme Projesi önemli bir proje. Kıyılar Büyükşehir’in kontrolünde olduğu için bir iskelenin Mudanya Belediyesi’nde olması işleyişle ilgili sorun yaratabilirdi. Bu göz önünde bulundurularak Bakanlar Kurulu kararıyla Büyükşehir Belediyesi’ne devredildi. Sanki başka bir ülkenin belediyesiymiş gibi oradaki güvenlik elemanları çekiliyor, elektrik ve su sayacı sökülüyor, kapıya kilit vuruluyor. Mudanya Taşıyıcılar Kooperatifi’nin bağlantıları var. İskele uluslar arası bir liman hüviyetinde. Bu hale geldikten sonra Büyükşehir’in işletmesi mümkün değil. Burulaş vasıtasıyla hem iskelenin işletilmesi ve yolcu transferinin yapılmasına devam edilecek.
Devlet yönetimi misilleme ve duygusal davranışlarla olmaz.
Sosyal Tesisler’de bir eksiklik var mı? Orayı da mühürlemeye kalktılar.
Sosyal Tesisler önceden el emeği gibi kursların gerçekleştiği, cumhuriyetin ilk yıllarından kalma, Kültür Tabiat varlığı kapsamında idi. Orada nasıl bir kaçak yapı gördü bilemiyorum.
Belediye Başkanımız yardımcılarını çok sık değiştiriyor. Kişisel tasarrufudur. Şöyle bir sıkıntımız var; Çağrışan ve Göynüklü imar planları iptal edildi. Oradaki bütün bu iptallere sebep olan kurulun ve mahkeme müracaatlarını yapan kişi, başkanın bu işlerden sorumlu yaptığı kişi. Bununla ilgili bizi Ak Parti grup sözcümüz bu eleştiriyi dile getirdiği zaman CHP’den bazı arkadaşlarımız Büyükşehir’de de diğer sivil toplum kuruluşlarında çalışan arkadaşlar var dedi. Evet, var, ama en kritik yerde karar merciinde olan kişiler değil. Bu Mudanya için önemli bir sıkıntı.
Vatandaşla bilek güreşi olmaz.
Mudanya Sahip Projesi yeniden başladı. Nasıl devam edecek?
İki yıllık kaybettiğimiz bir süre var. Hukuk maalesef bazen böyle olabiliyor. Kim haklı kim haksızı da geçtik. Kaybettiğimiz iki yılı ihaleyi alan arkadaşları çalıştırarak kapatacağız.
Mudanya Devlet Hastanesi inşaatı de başladı. En geç altı aylık süre zarfında tamamlayacağız.
Son onaylanan faaliyet raporunda Bilgi İşlem ve Hukuk giderleri üç katına çıkmış. Bilgi İşlem’de CHP İl Başkanı Şadi Özdemir’in firması ile çalışıyorlar. Diğer kalemlerde bu kadar artış yokken gerçekleşen artışları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Teknolojiye yatırım son derece faydalı. Başkan öyle uygun görmüş yapsın! Teknolojiyi yakından takip ediyor demek ki.
Belediye 36 arkadaşımızı personel giderleri fazla diyerek işten çıkardı ama personel sayısını da üç katına çıkardı.
Kadrosuz zabıtalar çalışıyor. İşlem yapma yetkileri yok. Buradaki tavır ne olmalı?
Belediye Başkanı ve idaresi kadrosunun aldığı karar esnafın huzurlu çalışmasına yönelikse teşekkür ederiz. Ama burada yaşıyoruz. Esnafın çektiği sıkıntıları iyi biliyoruz. Çok faydalı değil demek ki.
Belediyeye ait dükkân kiraları yükseldi. Sonra bazı yerlerin yıkılacağı söylendi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bunlarda para kavramı yok. 1000 lira nasıl kazanılır bilmiyorlar. Dükkâna çok giren çıkan var versin 8 Bin Lira kira diyorlar. Oralardan o paralar çıkmaz. Biz vatandaş evinde oturmasın Halk Eğitim’e gelsin diyoruz, Milli Eğitim yapsın diyorlar. Evde oturacağına dükkân açsın diyoruz, ona da engel. Fraksyonel Sol böyle. Biz zenginlikte, herkesin rahat yaşamasında standart yakalayalım diyoruz, bu arkadaşlar herkes yoklukta müşterek olsun istiyor.
Bazı işletmelere uygun kira artışları yaparken Meriç Çay Bahçesi’ni oldukça zora soktular.
Orası yeşil alan. Nasıl kiraya verildi bilemiyoruz. Sahil düzenlemesi bitince onları nasıl bir sonuç bekliyor göreceğiz.
