Bireyin içine doğduğu kültürel ortamın özelliklerini, öncelikle ana ve babasından, yakınlarından, arkadaşlarından, okuldan, sokaktan ve iş ortamından öğrenirdi..
Ama Yeni Türkiye’de bu tamamen değişti.
Özellikle sosyalleşme süreci, aynı kültürel ortamda da yaşasa, her insanın yaratılış özellikleri farklı olduğu için kişilikleri birbirinin aynısı değildir…
Çünkü dışardan etkileşim çok etkili..
ESKİ TÜRK KÜLTÜRÜNÜN ÖZETİ
Türk kültürü çok eski, göçebe ve yerleşik özellikler taşır.
Karasal özelliklerin etkisinde kaldığı gibi coğrafi konumu nedeniyle birçok kültürden etkilenmiştir..
Yiğitlik, kahramanlık , cesaret, onur, gurur, şeref, misafirperverlik, dürüstlük ve merhamettir.
Kültür, genel olarak iki öğeden oluşur.
a) Maddi Kültür Öğeleri: Binalar, her türlü araç-gereç, giysiler vb.
b) Manevi Kültür Öğeleri: İnançlar, gelenekler ve düşünce biçimleri vb.
Kültürün maddi ve manevi öğeleri arasında sürekli bir etkileşim vardır. Birinde meydana gelen bir değişim diğerini de etkiler.
ÖRNEK:
Seyahat kültürü çok önemli.
Eskiden“Seyahat”, önce, insanın iç dünyasının derin bir katmanında ara sıra, sık sık ya da durmadan yoklayan bir yer değiştirme güdüsünün sonucuydu.
Güvence ile riziko arasında bir hat kurulur ve orada, kişiden kişiye ölçüsü değişen bir denge aranır. Kendi yerinde güvenli, belirlilik kazanmış duygularla yaşayan biri yerinden oynamak ister.. Belirsizlik, serüven, farklılık onu çağırdığı için yola düşer.
Burada, hemen, benim gözümde büyük önem taşıyan bir ayrıma dikkat çekmeliyim: Gezgin (seyyah) ile gezmen (turist), yer değiştirmek fiili açısından şüphesiz ortak bir eylem içindedirler, fiziksel özellikleri çakıştırabilir. Buna karşılık, metafiziksel özellikleri aynı değildir ; Gezmen, sigortalı bir yolcudur, gidiş-dönüş bileti “okay” lenmiştir.. Otel rezervasyonu vardır.
Gittiği her yerde karşılanır.
Kılavuzu vardır.
Genellikle grup halinde hareket eder.
Oysa gezginin yolculuğunda riziko payı yüksektir, pek fazla garantiye almaz kendini, tam tersine pencerelerini sürprize açmaktan hoşlanır, kısacası göze almış bir yolcu türüdür.
Eskiden Türkler, uzun geçmişleri göz önüne alındığında, yeryüzünün en hareketli insan topluluklarının başında anılabilirler. Bu bir“seyahat kültürü” değil, bir “göç kültürü”dür.
‘Bana nasıl gezdiğinizi söyleyin, size nasıl biri(leri) olduğunuzu söyleyeyim’ : Seyyahlarımızı bu gözden okumayı öğrenmeliyiz.
Yeni Türkiye’de :
Bazen açık büfelerden aç kalkıldığı gibi dünya seyahati de yapsanız, hiçbir keyif alamayabiliyor ve benim burada ne işim var noktasına gelebiliyorsunuz.
İşte bu yüzden, önce beklentilerinizi, isteklerinizi, en önemlisi size heyecan ve keyif verecek farklılıklarınızı yakalamaya ve nasıl seyahatlerden hoşlandığınızı keşfetmeye çalışın..
Sonrasında, rotanızı çizin..
Turla mı gideceksiniz yoksa bireysel mi, lüks mü arıyorsunuz yoksa ekonomik olanı mı, keşfedilmemiş yerler mi yoksa popüler olan mı?
En önemlisi de yurt içi mi yurt dışı mı?..
Erken rezervasyon fırsatlar müthiş ama internet üzerinden alınan turlar ya oteller ne kadar garantili?
Bazen görünenle, gidilen yer aynı olmayabiliyor!
Ucuz turlar kandırmaca mı, yoksa gerçekten bir fırsat mı?
Dünyanın tercihi booking.com bizde niye yasaklandı?..
Sorusunu da sormak gerekir…
