Turizmde sadece yabancı değil, Türkleri de Yunanlılara kaptırdık.
Elle tutulur bir politikamız kalmadı.
Yurt içine turizm çok daha pahalı oldu.
Yurt dışından gelecek turisti de yok etmeye çalışıyoruz.
Devlet ise sadece seyrediyor.
Olmayan turistlerin peşinde koşup, yerli turisti göz ardı ediyoruz..
Yunanistan ise son yıllarda, Türkiye’den oldukça fazla turist çekmeye başladı.
Türkler, neden Yunan adalarını tercih ediyorlar?
– Merak edildiği için..
– Yurt dışına çıkmış olmak için..
– Sosyal medyada paylaşmak için..
– En ucuz ve en yakın yurtdışı olduğu için..
– Çok uygun fiyatlardan yararlanmak..
Esnafımız darılmasın ama adalara çok sık giden bir arkadaşımın beyanını aynen sizlerle paylaşıyorum..
‘3 aile gidiyoruz, masa dolup taşıyor, tıka basa yiyoruz. Gelen hesap 90 euro(360 lira)..
Çeşme’de aynı şeyleri yediğimizde bu hesap 800 liranın altında olmuyor’ diyor)
– Dönüşte Free Shop’tan alınanlarla masrafların yüzde 90’ı telafi ediliyor.
Bu arada çok tercih edilen; her adanın kendine özgü coğrafik yapısı ve eğlencesi var.
Bunlardan bazıları..
Kos: Kısa kaçışlar için yakın olması dolayısıyla en uygun adalardan biri. Bodrum‘dan feribotla sadece 45 dakika. Adanın en meşhur restoranı Nick The Fisherman ancak diğer yerlerin de ondan kusur kalır yanı pek yok. Gece hayatı da çoğu adadan çok çok daha iyi.
Santorini: Adeta cennetten bir köşe olan bu adada fotoğraf çekmekten başınızı kaldıramayacaksınız. Burayı beğenmeme gibi bir ihtimaliniz yok. Bu adada sakin ve romantik bir tatil de geçirebilirsiniz, çılgın partilere de katılabilirsiniz. Kısacası burayı mutlaka görmelisiniz.
Rodos:Tarihe meraklıysanız mutlaka görmeniz gereken bir ada. Türkiye’den de ulaşım çok rahat. Yaz tatilinizi aynı zamanda kültür tatiline de çevirmek istiyorsanız burası biçilmiş kaftan.
Girit: Eğer siz de tatil boyunca olduğunuz yerde duramayanlardansanız bu adayı tercih edeceksiniz demektir. Ada o kadar büyük ki (Yunan adalarının en büyüğü) tamamını gezebilmeniz için uzunca bir tatil yapmanız gerekecek.
Hios (Sakız): Çeşme’ye gelmişken Yunan mezelerinin de tadına bakalım diyenler için harika bir fırsat. Çeşme’den sadece 45 dakikalık bir feribot yolculuğuyla ulaşılan ada adından da anlaşılacağı gibi sakız ağaçlarıyla meşhur. Eğer sakız seviyorsanız sakızın reçelinden rakısına her türlü ürününü bu adada bulabilirsiniz.
Midilli: (Lesbos): Ayvalık’dan feribotla 1 buçuk saat. İkinci büyük ada olan Midilli Adası’nın adını dünyaya duyuran fosil ormanında yüzlerce taşlaşmış ağaç bulunması. 20 milyon yıl önceki volkanik patlamalarda, Midilli’nin zengin bitki örtüsü ve dev ağaçlarının üzerinin tüflerle kaplandığı ve yağan yağmurla çamur benzeri bir karışım oluşturduğu anlatılır.
Kalymnos: Trecking, dağcılık gibi sporlara ilginiz varsa tam sizlik bir ada. Bodrum‘dan direkt ya da Kos üzerinden aktarmalı olarak ulaşabileceğiniz bu ada yaz tatiliyle hobilerinizi birleştirmek için bir numaralı tercih sebebi.
Nisyros: Küçük bir volkanik ada olan Nisyros’a ulaşım yine ya Bodrum üzerinden direkt olarak ya da Kos aktarmalı olarak gerçekleşiyor. Küçük bir volkanik ada olan bu yer doğa olaylarına meraklılar için bir numara. Hem adadaki devasa krateri ziyaret edebilir hem de Ege’nin muhteşem sularında yaz tatilinizi geçirebilirsiniz.
Samos: Kuşadası’ndan 1 buçuk saatlik feribot yolculuğuyla ulaşılabilen ada hem sakinlik isteyen hem de çok sakin olmasın sıkılırım diyenler için en uygun yer.
Turizm sektörümüzün sıkıntıları biliniyor.
2016 yılını kriz ile geçiren sektörün 2017 yılını da sıkıntılı geçireceği görülüyor.
Beklenen rezervasyonlar gerçekleşmedi.
Yapılan rezervasyonların da önemli bölümü iptal edildi. “Bacasız sanayi”den beklentiler yerine gelmeyince de yaşanan ekonomik krize sektörün yükü de binecektir.
Muhakkak devlet ve Türk turizmciler önlem almalı ve alternatif hazırlamalı..