partilerinin başında olduğu hükümete kumpas kurulduğunu öne sürdü. Ekonomik krizin siyasi krize dönüştürüldüğünü ve kendilerine yönelik bir operasyonun yapıldığını belirten Tümen, “3 Kasım’da teslim ettiğimiz yönetimi, 3 Kasım 2019’da tekrar geri alacağız. Bu tarih bizim için bir rövanştır” dedi.
Devlet eski bakanlarından Tümen, genel başkan adaylığını açıkladıktan sonra ikinci toplantısını İzmir’in Aliağa ilçesinde düzenledi. Burada partililerle buluşan Tümen, mehteran takımının gösterisiyle karşılandı. Kürsüye çıkarak DSP’lilere hitap eden Tümen, eleştiri oklarını hükümete yöneltti.
“BALON EKONOMİ ANLAYIŞI VAR”
Ülkede balon bir ekonomik modelin olduğunu dile getiren Tümen, “Sadece inşaatla ekonomiyi büyütmeye çalışan bir yönetim anlayışı var. İktidarı devrettiğimizde toplam bor. 286 milyar dolardı. Şimdi bu rakam 986 milyar. Yani 3 kat artmış. Satılmadık yer kalmadı. Genç işsiz oranımız yüzde 25’e çıktı” ifadelerini kullandı. Toplumsal çürümenin de başladığına işaret eden Tümen, “Ahlakımızı kaybediyoruz. Onun için tekrar birlik olma ve kenetlenme dönemi. Buna her zamankinden daha çok ihtiyaç var” değerlendirmesinde bulundu.
“ÜLKEDE BEKA SORUNU VAR”
Türkiye’de her geçen gün sıkıntının büyüdüğünü aktaran Tümen, “Toplum olarak bunu hissediyorsunuz. Bir tehlikenin fakındasınız. Ülkenin bir beka sorunu olduğunu defaatle söylemeye başladı insanlar. İçte baskılayarak, medyayı susturarak, insanları bazı bilgi alma hürriyetinden yoksun bırakarak bunları bertaraf etmeniz, gözden kaçırmanız belli bir zaman alır. Ondan sonra bunlar bir şekilde insanların karşısına çıkacaktır” diye konuştu. Bugün Türkiye’de 3 milyon Suriyelinin olduğunu anımsatan Tümen, “Bundan memnun musunuz? Ellerini kollarını sallayarak, Avrupa’da, Amerika’da veya dünyanın başka bir yerinde, insanlar ülke içine alınıp, her istediğin yere git denir mi? Bir kontrol mekanizması olur. Bu insanlar belli bir yerde kontrol altında tutulur, belli bir dönem onlara eğitim verir, yemek verirsiniz. Belli bir noktadan sonra da kendi ülkesine gönderirsiniz. Yapılması gereken budur” şeklinde konuştu.
3 KASIM BENZETMESİ
daha önce DSP’nin başında olduğu hükümete, kumpaslarla, oyunlarla, önce ekonomik krize, arkasından siyasi krize dönüştürerek bir operasyon yapıldığını kaydeden Tümen, şunları söyledi: “Böylece bunların önü açıldı. Bizim bir duruşumuz vardı. Biz Irak’a müdahil olunmasın istiyorduk. Irak’ın toprak bütünlüğü bozulduğu taktirde bizim beka sorunumuz başlardı, bizim güvenliğimizle ilgili sıkıntı başlardı. Öyle de oldu. Yıllarca Kuzey Irak’ta örgütlenen örgüt, her geçen gün canlarımıza kıydı. 2002’de katil başını biz bu ülkeye getirdikten sonra terörü bitirdik, ekonomiyi düzlüğe çıkardık. Bunlara ‘Alın süreci götürün’ dedik. Bunlar tam aksini yaparak kol kola girdiler, ittifak yaptılar. Yeni yeni terör grupları çıkardılar. Bizim karşımızda sadece PKK vardı, şimdi bir sürü isimli terör örgütü var. Biri sağdan, biri soldan, biri içeriden, her taraftan toplum rahatsız edilir hale geldi. Onun için, mutlaka ve mutlaka önümüzdeki seçim yani 3 Kasım 2019 bizim için rövanş. Bir takım kumpaslar sonucunda, o parlamentonun bertaraf edildikten sonraki süreçte, 3 Kasım’da teslim ettiğimiz yönetimi, 3 Kasım 2019’da tekrar geri alacağız.”
“16 NİSAN’DA YAPILAN ŞAİBELİ BİR REFERANDUMDUR”
16 Nisan tarihinde gerçekleştirilen referandum oylamasına ilişkin de görüşlerini paylaşan Tümen, şu açıklamada bulundu: “Şaibeli referandum. Hükümet, devletin bütün kaynaklarını kullandı. Ciddi anlamda karşı çıkacak insanlara da baskı uygulandı, sindirmeye çalışıldı. Buna rağmen kazanamadıkları seçimi bir şekilde ayak oyunlarıyla ‘Evet’e çevirdiler. Bu bir şaibeli oylamadır. 1946’daki oylamayı hala dillerine dolandıranlar, bir gün ’16 Nisan’da yapılan referandum şaibelidir’ diyecektir. Bu demokrasi tarihimize geçmiş en büyük ayıplardan bir tanesidir. Hayır çıksaydı bunlar daha rahat edecekti. Kendilerini kurtaracaklardı. Ama bu fırsatı da kaçırdılar. Çünkü insanlar hayır vererek insanlar bunları korumak için mücadele etti. ‘Sistemle oynamayın, tek adam rejimine geçmeyin’ denildi. Ama onlar azmettiler, yemediler, içmediler, çaldılar oyları. Şimdi arzu ettikleri sistemi getirdiler. Ama bazen oynadığınız oyunlar ayağınıza dolanır. Bunlar 2019’daki seçimde kazanabileceklerini düşünüyorlar. Ne kadar oyun da oynasalar, insanlar sandıklara daha çok sahip çıkacak. Ne kadar zorlasalar da bunların alternatifi olan insan kazanacak”
“KOALİSYONLAR UZLAŞMAYI GETİRDİ”
Koalisyonlar ülkeye uzlaşmayı getirdiğini de sözlerine ekleyen Tümen, “İnsanlar belli ortak noktaları bulup, o noktalar üzerinde anlaşarak ülkeyi yönetmeye çalıştı. Toplum bir huzur içindeydi. Sokakta insanlar rahatça dolaşabiliyorlardı. Ama bugün gelinen noktaya baktığınızda, cephe üstüne cephe, kutup üstüne kutup. Toplumu daha ne kadar gereceksiniz” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
