Kurban Bayramı’nda şeker ve şekerli besin tüketiminin yanı sıra, et tüketiminin de ciddi derecede arttığını kaydeden Özel Esentepe Hastanesi’nden Diyetisyen Seher Dallı, özellikle fazla kilolu, yüksek tansiyonu olan, kalp-damar, mide ve şeker hastalığı olan kişilerin, bayramda beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiğini belirterek, bayramda sağlıklı beslenmeyle ilgili önemli paylaşımlarda bulundu.
Bursa, 28.08.2017 – Manevi duyguların yoğun olarak yaşandığı ve birlik beraberliği perçinleyen bayram günlerinde, tatlı ve et tüketiminin normale göre daha fazla olmasından dolayı toplum genelinde birçok kişide sağlık sorunları ortaya çıkabiliyor.
Kurban Bayramı’nda şeker ve şekerli besin tüketiminin yanı sıra, et tüketiminin de ciddi derecede arttığını kaydeden Özel Esentepe Hastanesi’nden Diyetisyen Seher Dallı, özellikle fazla kilolu, yüksek tansiyonu olan, kalp-damar, mide ve şeker hastalığı olan kişilerin, bayramda beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiğini belirterek, bayramda sağlıklı beslenmeyle ilgili önemli bilgiler paylaştı.
Seher Dallı, bayram günlerinde beslenme düzeni ve günlük alışkanlıklarda yapılacak birtakım değişiklikler ile bu dönemin sağlıklı bir şekilde atlatılmasının mümkün olacağını vurgulayarak, “Geleneksel olarak, Bayram Günü kesilen hayvan eti bekletilmeden tüketilir. Ancak yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki ‘rigor mortis’ denilen sertlik hem pişirmede, hem de sindirimde zorluk yaratır, hazımsızlığa neden olur. Bu nedenle özellikle mide problemleri olan kişiler, eti en az 24 saat beklettikten sonra tüketmelidir. Kurban Bayramı’nda etin tüketimi kadar nasıl pişirildiği de önemlidir. Etlerin pişirilmesin de haşlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan kaçınılmalıdır. Çok yüksek ısıda, uzun süre pişirme ve kızartma yöntemi, çeşitli “kanserojen maddelerin” oluşumuna neden olunabileceği için tercih edilmemelidir” dedi.
Besin Çeşitliliğinin Sağlanmasına Özen Gösterilmeli
Etlerin tek başına değil de sebzelerle birlikte pişirilmesi veya tüketilmesinin, besin çeşitliliğinin sağlanması açısından sağlıklı bir yöntem olduğunu kaydeden Dallı, “Etle yapılan yemekler kendi yağı ile pişirilmeli ve ilave yağ eklenmemelidir. Özellikle kuyruk yağı ve tereyağının, et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılmalıdır. Yüksek ateş, yüzeydeki proteinleri hızlıca katılaştırır ve ısı, etin iç kısmına ulaşamaz. Bu nedenle, etlerin iç sıcaklığı en az 75 derece olmalıdır. Çok yüksek ısı, etin dış yüzeyinin yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açarak, besin öğesi kaybını artırmaktadır. Ana yemekler; bulgur, esmer pirinç, tahıllı ekmek ve C vitamininden zengin sebze veya salata ile tüketilmelidir. Tatlı tercihinde de günlük az miktarlarda tüketimle, daha sağlıklı olan sütlü tatlıları veya meyveli tatlıları tercih etmekte fayda var. Ancak kronik rahatsızlığı bulunanlar veya kilo kontrolü yapanlar, kan şekerinde ani yükselişe ve yağ depolanmasında hızlanmalara neden olan tatlı ve şekerlemelerden, mümkün olduğunca kaçınmalıdır” ifadelerini kullandı.
Yürüyüş İyi Gelecektir
Diyetisyen Seher Dallı ayrıca, Kurban Bayramı boyunca, günde en az 30 ila 45 dakika yürüyüş yapmanın, metabolizma açısından son derece faydalı olacağının altını çizdi.
Dallı, bayram ziyaretleri esnasında, çay ve kahve tüketimine de mutlaka dikkat edilmesi gerektiğini ifade ederek, yemeklerle birlikte gazlı içeceklerden ziyade; ayran veya az şekerle hazırlanmış, komposto veya hoşaf gibi içecekler tüketilmesinin, daha sağlıklı ve faydalı olacağını sözlerine ekledi.
