Nilüfer Belediyesi ile Tarih Vakfı tarafından düzenlenen Tarih Buluşmaları’nın ilkinde Bursa’da yetişen unutulmaz sanatçı Zeki Müren’in popüler kültürde bıraktığı müzikal ve toplumsal etki konuşuldu.
Nilüfer Belediyesi ve Tarih Vakfı iş birliğiyle düzenlenmeye başlanan Tarih Buluşmaları dizisinin ilki “Bir Muhabbet Kuşu: Postmodern Göstergeler Işığında Zeki Müren” başlığıyla
Nâzım Hikmet Kültürevi’nde gerçekleştirildi. Buluşmada Prof. Şefika Şehvar Beşiroğlu ile Yrd. Doç. Dr. Şeyma Ersoy Çak tarafından hazırlanan ve Tarih Vakfı tarafından yayımlanan “Bir Muhabbet Kuşu: Postmodern Göstergeler Işığında Zeki Müren” isimli kitap ele alındı.
Yrd. Doç. Dr. Şeyma Ersoy Çak ile Prof. Dr. Namık Sinan Turan ve Yrd. Doç Dr. Z. Gülçin Özkişi’nin konuşmacı olarak katıldığı Tarih Buluşmaları’nda, “Bir Muhabbet Kuşu: Postmodern Göstergeler Işığında Zeki Müren” kitabının yazarlarından biri olan, Prof. Şefika Şehvar Beşiroğlu da anıldı.
KENDİNE GÜVENİ ZEKİ MÜREN’İ STAR YAPTI
Zeki Müren’in popüler kültürde bıraktığı müzikal ve toplumsal etkisinin konuşulduğu buluşmada, ünlü sanatçıyla ilgili ilginç detaylara ve anılarına yer verildi. Zeki Müren’in gazino kültürünü ayağa kaldırdığını belirten Yrd. Doç. Dr. Şeyma Ersoy Çak, “Gazino’da ses çok önemliydi ama ses kadar önemli olan bir diğer olgu görsellikti. Zeki Müren, çok zeki bir insandı. Akademi görmüş, dünyayı gezme fırsatını bulmuş bir insan olduğu için ufku genişti ve her şeyin farkındaydı. Beste yapıyor, güzel şarkı da okuyordu. Bir farklılık yapması gerekiyordu. Gazinoda sahne alan kadın sanatçılara baktığında makyajları gördü, kostümleri gördü ve kadınların şanslarının daha yüksek olduğunu fark etti. Amacı ise star olmaktı. Yıldız olmayı, ikon olmayı kendi istiyordu. Menajerle de hiç çalışmadı. Tüm kariyer planını kendisi yaptı. Giyeceği kostümlere kendisi karar verdi” dedi.
Zeki Müren’in kendine güveninin olduğunu, bu durumun da onu star yaptığını belirten Prof. Dr. Namık Sinan Turan,” Radyo sınavlarında Zeki Müren 186 kişi arasından birinci oldu. Bu büyük bir başarıydı. Radyo sınavına girmeden önce 18’li
yaşlarda bestesi olan biriydi Zeki Müren. Hatta bestesi radyoda başka biri tarafından okunmuştu. Radyo sınavını kazandıktan sonra bestesini bu kez kendisi okudu. Birgün şarkı sonunda biraz detone oldu. Radyo müdürü de ‘Bu çocuk genç, bir daha yapmaması için görüneyim’ düşüncesiyle telefonu tam kaldıracakken stüdyodan Zeki Müren radyo müdürünü aradı ve ‘Doktorcuğum bir daha olmayacak’ dedi. Bir daha da asla detone olmadı. Kendine güveni, duruma hakim oluşu onu bir star yaptı” ifadelerini kullandı.
Zeki Müren’in kostümleri konusunda birçok insanın farklı düşündüğünü belirten Doç Dr. Z. Gülçin Özkişi de, “İlerleyen zamanlarda Zeki Müren, kostümlerinden dolayı daha karmaşık hale geldi. Muhafazakar bir toplum da bu figürü kabul etti. Bu paradoksu Zeki Müren’in cevaplarıyla açıklayabiliriz. Çünkü kostümleri sorulduğunda ‘Sezar da, Mevleviler de böyle giyinmişti’ diye yanıtladı. Kendi kültürümüzden de, yabancı kültürlerden de böyle kıyafetlerin giyilmesi insanların belleğinde bazı şeyleri ortaya çıkarmış oldu. Böylelikle toplum onu böyle kabul etti” diye konuştu.