ABD Yönetimi’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdığı ve İsrail’deki Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyacağı yönünde yaptığı sorumsuzca, tek taraflı ve vicdanları yaralayan girişimi kınıyorum.
1980 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu aldığı kararla Kudüs’ün statüsünün tek taraflı olarak değiştirilmesini uluslararası hukukun ihlali olarak kabul etmiştir. BMGK Daimi Üyesi olan ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul etmesi tarihi bir hatadır ve barış umutlarını yok edecektir.
Uluslararası hukuku ve BM kararlarını hiçe sayan ABD Yönetiminin Kudüs’ün statüsüne ilişkin açıklaması, bölgesel ve uluslararası gerçekleri ve hassasiyetleri hiçe sayan, bizim ve tüm Müslümanlar adına hükümsüz bir karar niteliğindedir.
Kudüs Müslümanların ilk kıblesi, Hz. Ömer’in, Selahaddin Eyyubi’nin emaneti, insanlığın ortak kültür mirasıdır. Bir taşı dahi oynatmanın ne denli insanlık dramlarına neden olduğu hassas bir bölgede, yeni tehlikeli gelişmeleri tetikleyecek, yeni çatışmalar çıkaracak, iç politikada alan kazanmayı amaçlayan hadsiz bir girişimdir.
Filistin’in özgürlüğünden ve bağımsızlığından asla taviz vermeyeceğiz. Tüm dinlerin, insanlığın ortak emaneti Kudüs’ün özgür Filistin’in başkenti olarak kalması için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Uluslararası hukuku, BM Kararlarını hiçe sayan bu sorumsuz ve tek taraflı girişimi reddettiğimi bildiriyor, başta İslam Alemi olmak üzere, uluslararası toplumu, insanlığı tehdit eden bu sorumsuzluğa karşı dayanışma içinde olmaya çağırıyorum.