Home GÜNCEL Bursa iflas ediyor!

Bursa iflas ediyor!

- Guncellenme Tarihi: 18 Şubat 2018 14:57
19 min read
Bursa iflas ediyor! için yorumlar kapalı
0

CHP Bursa İl Başkanlığı, Büyükşehir Belediyesi’nin 2017 yılı çalışmalarını değerlendirdiği toplantıda bir araya geldi. CHP Grup Sözcüsü Erdal Aktuğ ve İl Başkan Yardımcısı Hafize Usturalı’nın Belediye’nin çalışmaları ve CHP grubunun yaptığı çalışmalar ile ilgili sunum yaptığı toplantıda konuşan İl Başkanı Hüseyin Akkuş, kentlerin de demokrasisi olması gerektiğini belirterek; “Biz siyaset yapanlar, kentlerin yaşayan bir organizma olduğunu bilemezsek, siyaset yapma şansımız ortadan kalkar” dedi. Öte yandan Büyükşehir Belediye Bütçesine ilişkin bilgi veren Erdal Aktuğ da belediyenin iflas etmek üzere olduğunun altını çizdi.

CHP Bursa İl Başkanlığı, Büyükşehir Belediyesi’nin 2017 yılı çalışmalarını değerlendirdiği toplantıda bir araya geldi. Değerlendirme toplantısına İl Başkanı Hüseyin Akkuş, Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, Milletvekilleri Ceyhun İrgil, Erkan Aydın, Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, İl Yöneticileri, İlçe Başkanları, Belediye Meclis Üyeleri ile Gençlik ve Kadın Kolları da katıldı. CHP Grup Sözcüsü Erdal Aktuğ ve İl Başkan Yardımcısı Hafize Usturalı’nın Belediye’nin çalışmaları ve CHP grubunun yaptığı çalışmalar ile ilgili sunum yaptığı toplantının ikinci bölümünde katılımcılar fikir ve önerilerini paylaştı. Toplantıda açılış konuşmasını İl Başkanı Hüseyin Akkuş gerçekleştirdi. Çiğli’de düşen uçak sonucu şehit olan iki askerimize başsağlığı dileyerek sözlerine başlayan Akkuş, ardından toplantı konusuna geçerek, “Ülkelerin olduğu gibi kentlerin de demokrasisi olmalı” ifadesini kullandı. Akkuş; “Biz siyaset yapanlar, kentlerin yaşayan bir organizma olduğunu bilemezsek, siyaset yapma şansımız ortadan kalkar. Şöyle bir düşünelim isterseniz kısa bir şekilde; Cumhuriyet Halk Partisi’nin 36. Olağan Genel Kurulu’nda yaşananlar kamuoyunda çok tartışılıyor, konuşuluyor. Bu konuşmalar değerli, olumlu ya da olumsuz. Biz 2019’a gidiyoruz ve 2019’a giderken ilişkilerimizin onarılacağını ve sorunlarımızın 2019 sonrasına bırakılacağı yönünde bir sözümüz vardı. Bu sözümüz doğrultusunda ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin kendi iç demokrasisini geliştirmekle ilgili süreci çok kısa bir şekilde sizinle paylaşmak istiyorum. Biz demokratik bir şekilde delegelerimizi, ilçe başkanlarımızı, il başkanlarımızı ve genel başkanımızı seçtik. Bunlar çok demokratik bir şekilde geçti. İstediğimiz, düşündüğümüz olmayabilir. Her istediğimizi yaşamda hayata geçirmemiş olabiliriz. Ama biz kendimiz demokratsak, demokrasiye inanmışsak kurultaylardan çıkan sonuçlara da inanmak ve ondan sonraki süreci bunun üzerinden yönetmek zorundayız. Biz geçmiş dönemde de genel başkanlarımızı beğenmedik. Ne Deniz Bey’i, ne Erdal Bey’i, ne Bület Ecevit’i… Biz 1946’dan bu yana Türkiye’yi yönetmiyoruz, yönetemiyoruz. Biz kendi değerlerimize sahip çıkmamakta ısrar ediyoruz. Bu ısrardan vazgeçeceğiz. Çünkü 2019 bizim için kırılma noktası. Ben 2019’u son viraj olarak görüyorum 2019’u. 2019’da demokratik parlamenter sistemin ve laik sistemin tekrar kazanılması gerekiyor. Kime karşı kazanılması gerekir? Yüzde 49,5 oy almış bir başbakana bir gecede o yüzde 49,5’u unutturup, bir gecede onu görevden alan anlayışa. Yüzde 50’nin üzerinde oy almış İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nı görevden alan anlayışa, bunun gibi Ankara, Manisa ve Balıkesir’de ağlayarak belediye başkanlığını bırakmak zorunda bırakan zihniyete karşı kazanılması gerekiyor. Bu konuların AKP içerisinde tartışılmadığı bir siyaset izleniyor ülkede. Ama biz kurultayımızı demokratik bir şekilde sosyal medya üzerinden tartışabiliyoruz. Bunun karşılığı şudur: Türkiye faşizme doğru hızlı bir şekilde gitmekte. Daha önce dediğim gibi ülkelerin olduğu gibi kentlerin de demokrasisi olmalı. Baskı kuran, ele geçiren asla olmayacağız. Paylaşan güçten bahsetmek istiyorum. Böyle bir Bursa mümkün. Bursa ve Türkiye’yi biz yöneteceğiz. Demokratik parlamenter sisteme sahip çıkarak, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize bırakmış olduğu laik cumhuriyete sahip çıkarak, Bursa nutkuna sahip çıkarak, Atatürk’ün anılarının değil, düşüncelerinin siyaset arenasında olması dileğini umuyorum.”

BURSA BURSA’DAN DAHA İYİ YÖNETİLEBİLİR

İl Başkanı Hüseyin Akkuş’un ardından Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi CHP Grup Sözcüsü Erdal Aktuğ ve Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı, Belediye Meclis Üyesi Hafize Usturalı söz aldı. Birlikte yaptıkları sunumda konuşan Erdal Aktuğ, 2017 yılında CHP grubunun belediye meclisinde yaptıkları çalışmalar ve belediyenin icraatlarını değerlendirmek üzere bir araya geldiklerini ifade etti. 2016 yılını değerlendirdikleri toplantıda Bursa’nın daha iyi yönetilebileceğini söylediklerini hatırlatan Aktuğ sözlerini şöyle sürdürdü: “2016 yılında yaptığımız sunumun sonunda Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’ye bir karne vermiştik. Bunu biz değil aslında Bursalılar vermişti. Karnesini verip demiştik ki ‘Önümüzdeki dönem hiçbir şey yapma. Yolun açık olsun.’ Yolu açık oldu.  Bir kişinin iki dudağı arasında yolu açık oldu. Bursa Büyükşehir Belediyesi Recep Altepe tarafından iyi yönetilmemiştir. Altepe giderken, Belediyeyi 2032 yılına kadar ödenemeyecek borç yükü altına sokup, yeni yatırım yapılamayacak hale getirmiş, Kentsel Dönüşüm faciasıyla kenti şantiyeye çevirmiş, Ulaşımı ulaşılamaz hale getirmiştir. Bu durumun ana nedeni, kararlarında ve proje yatırımlarında muhalefeti, Odaları, STK’ları dinlememesi, katılımcı bir süreç izlememesidir. Fantezi proje kararlarını, Mecliste AKP çoğunluğunun oyları ile alırken, o gün “Kabul” oyu verenler bugün ise “Belediye her işi yapamaz, iş bilenin kılıç kuşananın” demektedir. Gelinen noktada görülmektedir ki, kent için doğru karar almada CHP ye ihtiyaçları var. CHP grubunun Mecliste red oyu verip uyardığı tüm konular şu anki Belediye başkanı ve ekibi tarafından uygulanmaktadır.”

“KENT ŞANTİYE ŞEHRİ OLDU”

2017 Yılında Büyükşehir Meclisinde görüşülen 1784 maddeden 1675’i imar plan değişikliğidir” diyen Aktuğ, bu maddelerden çoğunun kentsel dönüşümle ilgili olduğunu belirterek; “Kent şantiye şehri olmuş, yaşanamaz hale gelmiştir. Şehri planlamak demek sadece fiziksel düzenlemeler, bina, yol yapmak demek değildir. Meclis, zamanının ve emeğinin %94’ünü imar değişikliklerine ayırmaktadır. Bu oran %50’ye çekilirse Bursa’nın imajı, vizyonu değişebilir. 2010 yılında çalışmaları birçok akademisyen ve kent dinamikleriyle başlatılıp, 2012’de Bakanlığa sunulan Bursa 2030 İl Çevre Düzeni planı halen yürürlüğe girmemiştir. Bir şehrin Anayasası, vizyonu olan bu plan olmadan yapılan kentsel dönüşümler, yenilemeler, imar değişiklikleri ile sağlıklı, yaşanabilir, kültürel kimliği olan kentler dizayn edilemez. 2017 Bütçesinde bu iş için ayrılan para, 4.157.000 liradır. Bu parayla ne yapılmıştır bilmiyoruz? 2018 Bütçesinde ise, 1.384.730 lira ayrılmıştır. Gazetelerden revize edilme çalışmalarının başladığını öğreniyoruz, fakat kimlerle yapıldığını, kimlere yaptırıldığını bilmiyoruz.  Mayıs 2015’de Bursa Büyükşehir Meclisi, CHP grubunun şerhine karşın, 1/5000 ölçekli Nazım İmar planlarına ‘Riskli bina tespit edilerek Kentsel Dönüşüm yapılması halinde 0.50’ye kadar emsal artışı yapılabilir’ plan notu ilavesi konulması kararı almıştır. Bir sonraki Meclis oturumunda CHP grubumuzun 0.50 ye kadar emsal artışı kriterleri belirlenmesi, değişikliklerin parsel bazında yapılmaması gibi konularda çalışmalar yapılması sözlü önergesini kabul etmemiş, yazılı önergesine cevap dahi vermeden plan değişikliklerine son hızla başlamıştır” şeklinde konuştu.

BELEDİYE İFLAS EDİYOR

Büyükşehir Belediye Bütçesine ilişkin de bilgi veren Erdal Aktuğ, belediyenin iflas etmek üzere olduğuna dikkat çekerek; “2017 bütçesi Gelir 2.195.000.000 TL,  Gider 2.375.000.000 TL, Borçlanma 180.000.000 TL. 2018 Bütçe görüşmelerinde 2017 Toplam Borç stoğu 2.314.314.662 TL olarak belirtilmesine rağmen Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın açıklamasına göre ise, 4.5 – 5 milyar TL borcumuz varmış. Yanlış projelerle neredeyse iflas bayrağını çeken bir belediye söz konusudur. Onun için boşuna demiyoruz; Bursa Doğru yönetilmelidir” diye konuştu. Aktuğ Bursa’nın çevre sorunlarını da değerlendirdiği sunumunda hava kirliliğinin ciddi bir tehdit yarattığını belirterek; “Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınır değerin 10 kat üstünde bir hava kirliliği ile karşı karşıya kalan Bursa’da bu sorun hem halk sağlığını, hem tarım şehri olması nedeniyle üretiminin kalitesini ciddi ve olumsuz derecede etkilemektedir. Kurulması planlanan DOSAB Termik Santrali, kapasitesi arttırılması planlanan Bursa Çimento Fabrikası, plansız imarlaşma, ranta dayalı kentsel dönüşüm ile hava kirliliği boyutları daha da artacak ve bir gün Bursa’da nefes almak için maskeyle dolaşılmak zorunda kalınacaktır. Ciddi tedbirlerin alınması gerekmektedir. Bursa’nın etkin ve yaptırım gücü olan bir ‘Temiz Hava Eylem Planı’ olmalıdır” şeklinde konuştu. Dosab Termik Santrali’nin durumuna ilişkin bilgi veren Aktuğ; ” Kentin göbeğinde, ciddi Çevre kirliliğine neden olacak ve insan sağlığına olumsuz etkiler doğuracak bu projeye halk, Bursa kent dinamikleri karşı olmasına rağmen kurma çalışmaları devam ederken, verdiğimiz önerge ile kurulmasının uygun olmadığı yönünde karar Meclisten geçmiştir” dedi.  Aktuğ konuşmasında ayrıca Bursa Çimento fabrikası ve Kayapa Katı Atık Entegre Tesisi’nin de pek çok çevre sorununa yol açacağını hatırlattı.

Load More Related Articles
Load More By admin
Load More In GÜNCEL
Comments are closed.

Benzer Haberler

Yıldırım’da Trafiğe Dikey Çözüm

Yıldırım Belediyesi, şehrin önemli gündemlerinden olan ulaşım problemine çözüm oluşturacak…