İki insan arasında geçen özel yakınlaşmayla ilgili bir yazı yazmak benim için zül… Ve eminim ki bugünkü basın toplantısını gerçekleştiren Gemlik Belediye Başkanı Uğur Sertaslan da aynı duygulardaydı.
Yaşanan olayı 37 ve 49 yaşlarındaki iki kişi için hata olarak niteledi. Bu konuyla ilgili sadece eşine karşı sorumlu olduğunu dile getirdi. Ben de kesinlikle katılıyorum.
Evet, evi, barkı, evlatları olan birinin yaşamaması gereken bir birliktelik… Evet, bu birliktelikten karşı tarafa iş işten geçtikten sonra bir çocuk dünyaya geleceğini haber vermek de bir o kadar yanlış…
Ortadoğu’nun ve ülkemizin kadın erkek eşitsizliği yapısına paralel bir durum yaşanan… Erkek adam hovardalık yapar, yapmayan kılıbıktır, karısından korkan adam adam değildir… Bu cümleler öyle tanıdık ki, öyle içselleştirmişiz ki…
Yapmayan ayıplanıyor.
Bir evlat sahibi anne olarak çocuğumun tırnağına taş değsin istemem, taşı değdiren de karşısında beni bulur. Bütün normal annelerden de böyle davranış beklerim. Çocuk dediğin şey candır, psikolojisi, yüreği, ruhu vardır. Hiçbir hırs, kin, öfke, amaç onun alet edilmesine sebep olamaz. Böyle anneler de olmaz olsun açıkçası..!
Belli makamlara gelen kişilerin özel yaşamında elbette daha dikkatli ve düzgün olmasını bekliyoruz, örnek teşkil ediyorlar sonuçta millete… Ama bizim milletimiz, sonradan çocuğu olduğunu öğrenen Küçük Emrah’a, İbrahim Tatlıses’e sahip çıkmadı mı? Bal gibi de çıktı. Bu bağlamda Sertaslan’a da sahip çıkalım demiyorum, asla böyle bir tavrım yok, olamaz da..!
Ve fakat “Kim kiminle nerede ne yapıyor” yazımda da belirttiğim gibi bu özel durumlar da kaleme almaya değmeyecek kadar ÖZEL!
Var mı belediye ile bir ilgisi, yok…
Var mı rant kokusu, yok…
Var mı bir suç, yok…
Babalık davası açılmış, menfi müspet ne gerekiyorsa yapacağını söylüyor, af diliyor Sertaslan…
Bu çok özel konuyla ilgili yazacaklarım bu kadar…
Beni Cumhuriyet Halk Partisinin genel merkezinin ve il başkanlığının konuya yaklaşımı ilgilendiriyor sadece… Bu sebeple istifaya zorlanıp zorlanmadığını, yanlarında olup olmadıklarını sorduk, o da kesinlikle hiç olmadıkları kadar yanımdalar dedi. Bugünkü toplantıda da ondan kaynaklı bir durum için yer almamalarını özellikle kendisinin istediğini dile getirdi.
Bu önemli bir yaklaşım… Gerçekten eski genel başkan Deniz Baykal gibi koltuktan indirilen bir başkan olmasını tercih etmeyiz Sertaslan’ın… Zira bu olursa, çocuğu kapan başkanlık makamında alır nefesi…
Hiçbir kadın siyasi çekişmelere alet olmamalı, hele ki evladını alet etmemeli…
Benim için konu burada kapanmıştır. Uğur Sertaslan’ın icraatlarına, yaptıklarına, yapmadıklarına, hizmetlerine bakarım bu saatten sonra, ne varsa da yazar geçerim.
Tüm başkanlar için de bu geçerli…
Meslektaşlarıma da bunu tavsiye ederim, özelle tüzeli karıştırmayalım birbirine, şık olmuyor zira…!