Güzelyalı imar planlarının iptali ile doğru orantılı bin 300 civarında konutun tapu iptalleri de gündemini koruyor.
Sorun 5 yıldır sürüyor. Aslında sorunun bir tek tetikleyicisi var ki o da Altınkum’da yapılan otel inşaatı.
Kısaca süreci özetlersek, Mudanya Güzelyalı İmar Planları 2015 yılında yapılan itirazla mahkeme kararı ile durdurulmuştu. Sonrasında Mudanya Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi mahkemenin iptal gerekçelerini göz önünde bulundurarak yeni bir imar plana hazırladı ve bu plan askıya çıktı. Fakat işte herkesi irite eden, tetikleyici otel inşaat konusu burada devreye girdi ve bu plan da Altınkum’da bir müteahhitte verilen o otel imarı nedeniyle tekrar yargıya taşındı.
Mudanya İnisiyatif Platformu üyelerinin Güzelyalı Altınkum’da yapılan otel inşaatı ve dayanağı olan 1/1000 ölçekli Güzelyalı Revizyon Uygulama imar planlarının iptali ile ilgili İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi’ne dava açmış, mahkeme de itirazı haklı bularak planlar için iptal kararı vermişti. Bunun üzerine Mudanya Belediyesi yürütmenin durdurulması istemiyle 2019 yılında Danıştay’a başvurmuştu. Ancak, Danıştay 6. Dairesi yürütmenin durdurulmasını gerektirecek bir durum olmadığına hükmetmişti. Ve planlar iptal olmuştu.
Planların iptal gerekçesi 28 Şubat 1995 tarihinde çıkan 3573 sayılı Zeytin Koruma Kanunudur. Ki o günden beri Mudanya ve eski Güzelyalı Belediyesinin Tarım İlçe Müdürlüğünün görüşü alınmadan inşaat ruhsatı verdiği tüm binaların yasal olmadığı, tapu iptalleri dahi gündemde…
Mudanya’da özellikle Hayri Türkyılmaz döneminde daha önce imara açılmış olmasına rağmen inşaat izni verilmeyen yerlere 18 uygulamasıyla çatır çatır inşaatlar yapıldığını hepimiz biliyoruz. Birçok kez yazdık, programlar, canlı yayınlar yaptık bu konuda… Yani haberim yoktu diyemez..!
İnşaat firmalarının Tarım ilçe müdürlüğünden görüş alma zorunluluğu yok, bu zorunluluk ve sorumluluk tamamen Belediyeye ait… İnşaat ruhsatlarını Tarım ilçe vermediğine göre, bu ruhsatları veren Mudanya Belediyesi konudan direkt yükümlü…
İşte Türkyılmaz’ın bu kanun nizam tanımazlığı cesaret işiydi açıkçası… Ama çok da akıllıca değildi bu cesaret!
Özellikle bahse konu o otel inşaatının mahkeme kararı ile iptal edilen inşaat iznini eski imar yasasına uygun diyerek tekrar veren Türkyılmaz’ın hangi akla hizmet ettiğini bilemiyoruz. Kim kimi nasıl ikna etti, hiçbir fikrim yok..!
Ve fakat geldiğimiz noktada yine o otelin YAPI RUHSATI’nın iptal edildiğini görüyoruz.
Sırf bu otel yapılacak inadı yüzünden bazı vatandaşlar çok rahatsız ve sürekli şikâyetçi oluyorlar. O otel Hayri Türkyılmaz’ın başını daha çok ağrıtacak.
Çözüm çok basit değil, aksine çok çetrefilli… Bir yandan Zeytin Koruma Kanunu çiğnenirken diğer yanda halka verilmiş hak geri alınmaz, alınamaz tezadı birbiriyle yarışıyor. Ak Parti İl Başkanı Davut Gürkan’ın, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın konunun çözümü için uğraştığını biliyorum, ama bin 300’den fazla tapu sahibi insanın ve ailelerinin mağdur olmaması için Ankara’nın da devreye girmesi gerekecek gibi duruyor.
İmar affı çıktığında belediyenin kasasına 20 Milyon Lirayı keyifle indiren, attığı imzalarla onca insanın ahını alan Hayri Türkyılmaz’ın elini taşın altına koymasını zaten beklemiyoruz ve dahi hiç bulaşmasın versin yetkiyi Büyükşehre, gölge etmesin yeter..!
Hatta imar işlerine hiç bulaşmasın artık..!