Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Misi Akademi’ye konuk olan Yazar Fuat Sevimay, “Türk Edebiyatından İzler” isimli atölyede, Leyla Erbil, Latife Tekin, Orhan Pamuk ve Yusuf Atılgan gibi iz bırakan yazarların eserlerini mercek altına aldı.
Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü tarafından çevrimiçi düzenlenen Misi Akademi atölyeleri, edebiyat dünyasının değerli isimlerini ağırlamaya devam ediyor. Misi Akademi’nin bu haftaki konuğu Yazar Fuat Sevimay oldu. Fuat Sevimay, “Türk edebiyatından izler” başlıklı atölyede Latife Tekin, Leyla Erbil, Yusuf atılgan ve Orhan Pamuk gibi önemli isimlerin eserlerini ele aldı. Fuat Sevimay, Türk edebiyatında göç, kentleşme ve tersine göçün konuşulduğu atölyeye, Latife Tekin’in eserleriyle başladı.
Merkez ve göç konularını Latife Tekin’in eserlerinde etkin olarak kullandığını ifade eden Fuat Sevimay, “Göç üzerine çok eser yazılmış önemli isimler tarafından. Her göçün farklı hikayesi vardır. Ancak Latife Tekin ‘Sevgili Arsız Ölüm’ kitabında bu konuyu çok yalın ve net şekilde ele almıştır. Bu eser bu konuda baş yapıtlardan birisidir bence. Bir romanı sevmek, yazarı anlamak, çok önemlidir. Latife Tekin, Orta Anadolu’nun gelenek ve söylemlerinin çok iyi bir yazarıdır. Bunu romanlarında çok iyi kullanmıştır. Sevgili Arsız Ölüm kitabında köyden kente göçü çok güzel anlatmıştır. Köy Enstitüleri’nden mezun olan veya olmayan büyük yazarlarda bu konuyu ele almış ama onların da eserlerinde hep ideolojik merkezli metinler var. Oysa Latife Tekin’in eserinde bu konu yalın şekilde anlatılmış. Kitapta göçün edebi tekniği açısından öncü metinler vardır. Aslında konusu dramatize etmeye müsait yazı ama olaylar tekerleme gibi aktığı için bunu düşünemezsiniz. Romanı okurken hüzünlenmiyor heyecanla toplum birey ilişkisini takip ederek ilerliyorsunuz. Bu nasıl oluyor. Çünkü yazar burada ironiyi çok doğru yerde kullanmıştır. Doğru kullanamasa iş komediye gider. O bakımdan bu kitap Türk Edebiyatı’nın farklı bir eseridir. Latife Tekin’in eserlerinde teknik olarak modern çağa daha hakim metinler de görürsünüz. Edebiyatta yenilikler bir temele oturmalı. Latife Tekin de bunu çok güzel ve başarılı şekilde yapmıştır. Onun romanlarındaki dili çok değerli buluyorum” dedi.
“Leyla Erbil özgün bir yazardır”
Etkinliğin ilk gününün ikinci oturumunda da Fuat Sevimay ve katılımcılar bu kez yazar Leyla Erbil’in çalışmaları ve ‘Cüce’ adlı kitabını ele aldı. Leyla Erbil’in Türk edebiyatının adı Nobel Ödülü ile anılan dev isimlerinden bir olduğunu vurguladı. Leyla Erbil’i “aralıklarla yazan tasarruflu bir yazar” olarak tanımlayan Sevimay, “ Leyla Erbil’in okurlara örnek olacak çok sayıda kitap, deneme, metinleri vardır. O özgün bir yazardır. O “Cüce”yi postmodern teknikler üzerinden kurup kaleme almıştır. Satır satır okunması gereken bir eser. “Cüce”yi çok yönlü taraflarından okuyabiliriz. İşte onun farkı bu. O yazılarında okuru sorgulatmak ister. Mekanları eserlerinde çok güzel kullanmıştır. “Cüce”deki karakterlerden okurlar kendinden mutlaka bir şeyler bulur. Onun romanlarını okuyanlar bağdaştırma yapar mutlaka” diye konuştu.
Edebiyat tutkunlarının büyük ilgi gösterdiği atölyenin ikinci gününde de Fuat Sevimay, Yusuf Atılgan’ın ‘Anayurt Oteli’, Orhan Pamuk’un ‘Kara Kitap’ isimli eserlerini ve diğer iz bırakan eserlerini ele aldı. Fuat Sevimay, atölyede katılımcıların sorularında da detaylı cevaplar verdi.