Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ev sahipliğinde Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın katılımıyla ‘Bursa İş Dünyası İle İstişare Toplantısı’ gerçekleştirildi. İş dünyası temsilcilerinin görüş ve önerilerini doğrudan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’a ilettiğini belirten Başkan Burkay, “Tüm taleplerimizi değerlendiren Sayın Bakanımız ayrıca Nefes Kredisi’nin koşulları arasında yer alan yüzde 25 ciro kaybı şartının kaldırıldığı müjdesini bizlerle paylaştı. İş dünyamızın talepleri doğrultusunda yeni düzenlemelerin de gerçekleştirileceğini belirten Sayın Bakanımız Lütfi Elvan’a çözüm odaklı yaklaşımları için şükranlarımı sunuyorum” dedi.
Bursa iş dünyamızın çatı kuruluşu olan BTSO, üst düzey konuklarla üyelerini buluşturmaya devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın katılımıyla düzenlenen ‘Bursa İş Dünyası İstişare Toplantısı’na BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve Meclis Başkanı Ali Uğur’un yanı sıra Bursa Valisi Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa Milletvekilleri, BTSO Yönetim Kurulu ve Meclis Divan üyeleri ile iş dünyası temsilcileri katıldı. Programın açılışında konuşan BTSO Başkanı İbrahim Burkay, Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgesini kuran Bursa’nın başta tekstil, otomotiv ve makine gibi birçok sektörde üretim ve ihracat liderliğine sahip olduğunu söyledi. Başkan Burkay, BTSO olarak ülkenin kalkınması ve daha yüksek bir refah seviyesine ulaşmasında en önemli rolü üstlenen şehirlerden biri olan Bursa’ya makro düzeydeki önemli projeleri kazandırdıklarını kaydetti.
“NEFES KREDİSİNDE CİRO KAYBI ŞARTI KALDIRILDIĞININ MÜJDESİNİ ALDIK”
Başkan Burkay, devlet, finans sektörü ve iş dünyası işbirliğinin örnek çalışmalarından biri olan Nefes Kredisi’nde yaşanan bir yeni bir gelişme hakkında da bilgiler verdi. Salgın dolayısıyla zor günler geçiren işletmeleri yakından ilgilendiren Nefes Kredisi’nde yüzde 25’lik ciro kaybı şartının kaldırılmasının müjdesini Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’dan aldıklarını belirten Burkay, Bakan Elvan’a vermiş oldukları destekten dolayı teşekkür etti. Dünya ekonomilerinin zorlu sınavlardan geçtiği bir dönemde olduklarını, geçen yıl bir sağlık sorunu olarak başlayan koronavirüs salgınının ekonomik sorunları ve belirsizlikleri de ortaya çıkardığını dile getiren Burkay, “Salgınla birlikte küresel ekonomi hem arz hem de talep yönüyle büyük sınavlar verdi. Aşı seferberliği ile yılın ikinci yarısı için Türkiye ve dünya genelinde temkinli bir iyimserlik havası yayılmaya başladı. Bu dönemde tüm ülkeler pandemi sonrası ekonomilerini daha dayanıklı hale getirmek için çeşitli yol haritaları oluşturuyor.” dedi.
“YATIRIM ORTAMINI GÜÇLENDİRİCİ ADIMLAR ÖNEMLİ”
Salgının etkisiyle birçok alanda yaşanan değişimlerin yeni normali şekillendirdiği bir dönemde olduklarını ifade eden Burkay, şöyle devam etti: “Ekonominin zenginlik üreten, istihdam oluşturan, verimlilik artışı sağlayan asli unsuru üretimdir. Hedeflediğimiz nitelikli büyüme de, yüksek teknolojili ve yüksek katma değerli sanayi ürünlerinin, üretim ve ihracat içindeki payının artmasından geçmektedir. Bursa’da ve ülkemizde çok ciddi bir yatırım iştahı bulunuyor. Hükümetimiz tarafından sağlanan çok önemli destek mekanizmaları var. Ancak iş dünyamızın sahip olduğu bu potansiyeli ortaya çıkarabilmek için uygun faiz ve enflasyon koşulları ile birlikte yatırım ortamını güçlendirici adımlar atılması önem arz etmektedir. “
“TÜRK EXİMBANK’A ÖNEMLİ GÖREVLER DÜŞÜYOR”
Firmaların net işletme sermaye ihtiyacı giderek arttığını ifade eden Burkay, “Öte yandan girdi fiyatlarında da dünyadaki gelişmelere bağlı olarak bazı ürünlerde yüzde 100’ü aşan artışlar yaşandı. İşletmelerimiz ilave net işletme sermayesi ihtiyacını karşılamada zorluk yaşıyor. Bu ihtiyacın giderilmesi için uygun kredi paketi desteklerinin sağlanması beklentilerimiz arasında yer almaktadır. Çeklerin ödenmesi konusunda yaşanan sorunların önüne geçmek amacıyla geçen yıl uygulanan çek ödeme destek kredisinin yeniden devreye alınmasını da talep ediyoruz. Özellikle sanayi ve hizmet sektöründeki küçük ve orta ölçekli firmalara yönelik olarak özel kredi destek paketlerinin uygulanmasının faydalı olacağına inanıyoruz. Bu dönemde Türk Eximbank’a da önemli görev düşüyor. 200 milyar dolar ihracat hedefine ulaşabilmek için firmaların Eximbank nezdindeki hem kredi limitleri hem de alacak sigortası limitlerinin güncellenerek artırılmasını talep ediyoruz. Öte yandan ihracat kredilerinde daha düşük faiz oranları sağlayabilmek için yeniden Merkez Bankası kaynaklı TL cinsi reeskont kredileri uygulanmasının da faydalı olacağına inanıyoruz.” İfadelerini kullandı.
BAŞKAN BURKAY İŞ DÜNYASININ TALEPLERİNİ İLETTİ
İş dünyasından gelen her bir talebi TOBB, bakanlık ve ilgili kurumlara hızlı bir şekilde ilettiklerini ifade eden Burkay, “Finans dünyamızın bir diğer önemli kurumu olan Kredi Garanti Fonu geçen sene önemli bir rol üstlendi. Firmaların yeni kredi ihtiyacının artacağı önümüzdeki dönemde de KGF’nin imkanlarının genişletilmesini bekliyoruz. Pandemi sürecinin oluşturduğu tahribatı sektörlerimizin kendi kaynakları ile onarması mümkün değildir. Dolayısıyla iş dünyası olarak daha hızlı ve güçlü bir toparlanma için yeni dönemde ilave desteklere ihtiyacımız var. Hükümetimiz tarafından esnaf ve sanatkarlarımız için sağlanan düşük faizli kredi, borç erteleme ve yapılandırma gibi olanaklardan, aynı sektörde yer alan ve pandeminin ekonomik etkilerinden aynı ölçüde etkilenen birinci sınıf defter tutan tüzel nitelikteki firmalarımızın da faydalanabilmesi önem arz etmektedir. Ancak mevcut şartlarda pandemi döneminde uzun bir süre kapalı kalan ve ötelenen borçları ile tekrar karşı karşıya gelecek olan firmalarımızın tahakkuk eden kamu yükümlülüklerinin bir bölümünden vazgeçilmesi bu işletmelerimize toparlanma sürecinde önemli bir katkı sağlayacaktır. Başta turizm-konaklama, hizmet, kültür-sanat, eğitim gibi sektörlerimizi kapsayacak şekilde hibe desteklerinin genişletilmesi, kısa çalışma ödeneğinin yıl sonuna kadar uzatılması, 2020 yılında kullanılan destek kredileri için öteleme veya yeniden yapılandırma imkanı sağlanması ve 30 Haziran 2021 tarihinde sona erecek kanuni takibe alınma yasağının uzatılması da iş dünyamızın başlıca talepleri arasında yer almaktadır.” ifadelerini kullandı
“ANADOLU TURU’NA BURSA’DA BAŞLADIK”
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, salgının etkilerinin nispeten azalmasıyla sahaya daha sık inmeyi ve yerelin sesini yerinde duymayı istediklerini belirterek, Anadolu turuna Bursa’dan başladıklarını vurguladı. Tarımıyla, üretim altyapısıyla ve turizmiyle güçlü bir ekonomik altyapısı olan bu Bursa’nın Türkiye ekonomisinin can damarlarından birisi olduğunu ifade eden Elvan, “Bursa sanayisi, o kadar dinamik ve üretken bir yapıya sahip ki, imalat sektörünün neredeyse her kaleminde ihracat yapabiliyorsunuz. Otomotivin ve tekstilin kalbi burada atıyor. Türkiye’nin otomobilinin Gemlik’ten yola çıkacak olması elbette tesadüf değil. Sahip olduğunuz kabiliyetler, güçlü tedarik zincirleri ve firma etkileşimini kolaylaştıran ekosistem, Bursa’nın taşıdığı avantajlardan sadece birkaçı. Çekim merkezi konumunda olan Bursa, bölgesel gelişme açısından da çevre illerin kalkınmasında bir kaldıraç görevi üstleniyor. Dolayısıyla taşıdığınız bu potansiyel, ülkemize de yüksek katma değer, üretim çeşitliliği ve istihdam olarak geri dönüyor. Bu etkileyici performans, sizleri bir rol model olarak da öne çıkartıyor.” diye konuştu.
“GEREKEN TEDBİRLERİ GEREKEN ZAMANDA ALACAĞIZ”
Küresel salgının sosyolojik, ekonomik ve toplumsal pek çok sorunu da beraberinde getirdiğini dile getiren Elvan, “Biz bu dönemde, sorunsuz işleyen bir düzenin aniden durabileceğini, deyim yerindeyse tüm şalterlerin bir anda kapanabileceğini gördük. Küresel ekonomi, belki de son 100 yılın en şiddetli daralmasını yaşadı. Dünya ticareti ve uluslararası sermaye hareketleri derin yaralar aldı. Türkiye, işte böylesine zorlu bir mücadeleyi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sağladığı hızlı koordine olabilme yeteneği sayesinde başarıyla yürüttü. Salgından etkilenen işletmelerimize çeşitli hibe destekleri sunduk, vergi ve sosyal güvenlik prim ödemelerinde ertelemeler getirdik, KDV ve kira stopajlarında indirimler yaptık. Üretimde sürdürebilirliği sağlamak için benzersiz adımlar attık. Kısa çalışma ödeneği, işsizlik ödeneği, nakdi ücret desteği ve normalleşme desteği gibi mekanizmalar, Türk sanayisini bu zorlu dönemde ayakta tuttu. Bahsettiğim bu dört uygulamayla, 9 buçuk milyon vatandaşımıza 55 milyar liralık bir destek sunduk. Şunu da çok net ifade edeyim; bundan sonraki süreçte de ihtiyaç duyan her kesimin yanında olmaya devam edecek, gereken tedbirleri gereken zamanda alacağız.” şeklinde konuştu.
“BURSA AVANTAJLI KONUMA SAHİP”
Yüksek katma değer üreten, dijitalleşmeyi teşvik eden ve rekabet gücünü artıracak yatırımlara öncelik vermenin önemine işaret eden Bakan Elvan, şöyle konuştu: “Bursa, sahip olduğu avantajlarla yerli yabancı pek çok yatırımcının hedef noktası olabilir. Dolayısıyla sizlerin pro-aktif olmanızda, uluslararası işbirliği imkânlarını zorlamanızda büyük faydalar bulunuyor. İşgücümüze yeni iş imkanları oluşturmak kadar, mevcut işgücü kabiliyetlerinin geliştirilmesi de kritik öneme sahip. Bu noktada Bursa, diğer illerimize göre avantajlı bir konumda.”
“MODEL FABRİKA REKABETE VE VERİMLİLİĞE GÜÇ KATACAK”
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası öncülüğünde KOBİ’lerin Endüstri 4.0’a geçişlerini kolaylaştırmak amacıyla hayata geçirilen Bursa Model Fabrika’nın gerek yalın üretim, gerekse dijitalleşme konusunda dönüştürücü bir fonksiyon üstleneceğini düşündüğünü ifade eden Elvan, “İşletmelerimizin burada alacağı eğitimler, verimlilik ve rekabet artışı olarak işinize geri dönecek, bundan emin olabilirsiniz. Sanayinin yeşil dönüşümü konusunu da odaklı bir şekilde ele almamız şart. Yeşil teknolojiler, küresel çapta yeni ürünler ve piyasalar oluşturmak için ciddi bir büyüme potansiyeli sunuyor. Küresel iklim değişikliği, tarım başta olmak üzere hayatımızın pek çok alanını etkilemeye başladı. Ülkelerin ve uluslararası kuruluşların da bu konudaki hassasiyeti günden güne artıyor. Önümüzdeki dönemde, dış kaynaklara ve dış finansmana erişim şartlarından birisi de yeşil dönüşüm olacak. Dolayısıyla, bu konuyu asla ıskalamamız gerekiyor. Türkiye, yeşil devrimin öncülerinden biri olabilir.
“İŞ DÜNYAMIZIN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Bursa’nın TOGG ile benzersiz dönüşüme öncülük edecek olması heyecan verici olduğunu dile getiren Elvan, Bugüne kadar aldığımız kararlarda ve uygulamaya koyduğumuz eylemlerde daima sizlerin talep ve gereksinimlerini göz önünde bulundurduk. Ülkemizi salgın sonrası döneme en iyi şekilde hazırlamak için var gücümüzle çalışıyoruz. Şeffaflığı ve öngörülebilirliği daha da artırıp, sizlerin yatırım kararlarına hız kazandırmak istiyoruz. Önümüzdeki dönemde, ülkemizin üretim üssü Bursa sanayisine çok daha fazla görev düşecek. Biz Bakanlık olarak her türlü fikir ve önerilerinize açığız. Bu ülkenin gelişmesi için çaba sarf eden, katma değer oluşturan ve istihdam sağlayan siz değerli girişimcilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.