İnsan, umut ve hayal eder; ancak bazen umutları ve hayalleri hep kursağında kalır. Mutlu olmak için çıktığı yolda mutsuzluklar yaşamasına engel olamaz.
Amacımız mutlu, güzel bir hayat yaşamaksa; elde edilebilecek hayaller kurmalıyız. Hayallerin de isteklerin de sınırı yoktur. Gerçek olan şudur ki elde edilebilecekler tamamen kişiye bağlıdır. İstiyorum der, yan gelip yatarsak ne istediğimizi ne de hayallerimizi elde edebiliriz. İstemek + İnanmak + Çalışmak = Başarıdır.
İsteyecek, inanacak, çalışacak ve başaracağız. Yokuş çıkarken akıtılmayan ter inişte gözyaşı olarak akar. Bu söylemi her zaman hatırlamalı ve hayallerimizin peşinden yılmadan pes etmeden gitmeliyiz.
Victor Hugo’nun Sefiller isimli eserinde söylediği çok güzel bir söz var. Diyor ki: “Yaşantımız, hayallerimizin ete kemiğe bürünmüş halidir.” İnsan ne düşünüyor ne hayal ediyorsa onu yaşıyor. Kimse bu hayattan istediği dışında bir şey almaz. Hayat herkese eşit mesafededir ve yine herkese sadece ve sadece istediğini verir. Önemli olan bu hayattan ne istediğini bilebilmektir.
Dil ile istemek başka bir şeydir; kalp ile istemek başkadır.
Herkes istediği şeye kavuşmak için çalışır çabalar ve ya istediğini ya da ona yakın olanı elde eder. Bazılarımız ise sadece hayal kurmuş olmak için veya laf olsun diye ister. Aklına ne gelirse benim de olsun, onu da istiyorum, bunu da istiyorum mantığı ile hareket eder.
Elbette her insanın bir kapasitesi vardır.
“Hayal Kurma Hastalığı Size Bulaşmasın!”
-Bazılarımız hayal dünyasında yaşar bazılarımız hayallerinin gerçeğe dönüştüğü dünyada.
-Bazılarımız korkularını büyütür bazılarımız geleceğe umut eker
**
Umut ve hayal satanlara ne demeli:
*Ev sahibi olma umuduyla yanıp tutuşan bir okur, yazıyor;
“Ölçüm bir bilim dalıdır. İki yılda 250 bin konut. Günde 700 konut. Demirci, kalıpçı, sıvacı, duvarcı vesaire. Bu kadar kalifiye eleman, bu kadar iş makinesi, beton mikseri, bu imalat hızını karşılayacak kapasite kimde var? Bu projenin inşaat bedeli bugünkü fiyatlarla milyarlarca dolar ediyor. Bu para var mı, yok. Tek kaynak vergi veren kelaynaklar. İşte hesabı yapan kafa bu.” …
* Şu anda milyonlarca çocuk okula gidemiyor.
Zorluklarla okuyup diploma alan üniversite mezunu ise torpil, siyasi görüş, mezhep, etnik köken gibi “gizli” gerekçelerle kamu binalarında yapılan mülakatlarda eleniyor.
Gençler ne yapsın?
Son zamanlarda yurt dışına gidip yerleşmek isteyen Türklerin sayısı o kadar artmış ki ABD, Avrupa ülkeleri Türklere vize vermemek için her türlü zorluğu çıkarıyor.
İktidar, önce ülkenin geleceğine ve gençliğe umut olabilmelidir.
**
Sen, hayallerinin başkasının gerçeği olmasını istemiyorsan;
Hedeflerini belirle,
Hayal et,
Elinden gelenin daima daha fazlasını yap.
Yap ki; “Hayallerin arkandan el sallamasın!”