Bursa İl Başkanlığı’nın düzenlediği ‘Ekonomide Kurtuluş Planı’nın açıklandığı toplantıda konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Bursa İş Dünyası ile birlikte olmaktan çok mutlu oldum. Ekonomi de dahil her konuyu dikkatle çalışıyoruz, bize güvenin” diyerek iktidara hazır olduklarının mesajını verdi. Ülkedeki değişim beklentisinin Bursa’da da belirgin biçimde gözlemlendiğine değinen Akşener, “Sorunların temeli, dönüp dolaşıp yanlış bir yönetim sistemine dayanıyor. Ne zaman yapılırsa yapılsın bu seçim ülkemizin normalleşmesi için son şansımız. Milletimiz de, 6’lı masadaki herkes de bunun bilincinde. Ben de zaten aday maday değilim diye ilk fedakarlığı yapmıştım. Her şey çok iyi olacak kimsenin kuşkusu olmasın” diye konuştu.
Büyük ilgi gören ve Bursa İş Dünyası’nın geniş katılımlı buluşmasına sahne olan toplantıda; İYİ Parti TBMM Grup Başkanı Prof. Dr. İsmail TATLIOĞLU, Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bilge YILMAZ, Kalkınma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit ÖZLALE ve TBMM Grup Başkanvekili Erhan USTA, Bursa iş dünyasının seçkin sanayici ve iş insanlarına ayrıntılı sunumlar yaptı.
“Ekonomide Kurtuluş Planı” ana başlığı altında yapılan sunumlarda partinin “Acil İstikrar ve Kapsayıcı Büyüme Eylem Planı” ile “İstikrarlı ve Üreten Türkiye” konulu projeleri katılımcılarla paylaşıldı. Toplantının açış konuşmasını yapan İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, “Vatandaşımızın her geçen gün daha da ezildiği, ülke ekonomisinin giderek daha da dibe vurduğu sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. O nedenle diyorum ki, her şeyden öncelikle adil bir ekonomik sistem için öncelikle hakkaniyetli bir hukuk sistemine, dolayısıyla adalete ihtiyaç var. Partimizin ekonomi kurmaylarını bu konularda bizleri bilgilendirmek için buradalar.” diyerek sözü partinin ekonomi kurmaylarına verdi.
Tatlıoğlu: Teknolojik Değişim Bursa’dan Başlamalı
TBMM Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu toplantıda, “Bursa Ekonomik Görünüm” konulu görüşlerini açıkladı. Bursa’nın, Türkiye ekonomisinin amiral gemisi olduğunu belirten Tatlıoğlu şunları söyledi:
“Ülkemizin ilk organize sanayi bölgesini Bursa kurmuştur. Bursa dış ticaret fazlası veren bir ekonomiye sahip ve bütün bu işler, 17 organize sanayi bölgesinde oluyor. Bursa’nın geliri Türkiye’nin gelirinden az artıyor. Bu bir büyük sorun. Bu nedenle de Bursa milli gelirinden daha az pay alıyor. Bu konuda negatif yönde bir ayrışma var. O açıdan da şehrimiz krizin en büyük mağduru olarak görünüyor. Fert başına gelirde Bursa giderek geriye gidiyor. Bursa bir çok şehre kıyasla ortalama altında zenginleşen ama ortalama üstünde fakirleşenler arasındadır. İhracatta giderek yükselen Bursa, bu ihracat gelirinden gereken payın altında alıyor. Teknolojik dönüşümü Bursa’dan başlatmak arzusundayız. Sanayide ve özellikle ihracata yönelik üretimdeki yapısal sorunları mutlak surette çözmeliyiz. Eğitim ve sağlık alt yapısında diğer illere göre eksiğiz. Fiber teknolojisinde bile 14.’yüz. Bursa sanayi ve üretimi desteklemek için gerekli olan fiziki ve beşeri alt yapıdan mahrum bırakıldı. Aynı şekilde demiryolu eksikliğini mutlaka gidermek zorundayız. Bursa’nın ulaşım sorunu Türkiye ekonomisinin sorunudur. 22 milyon çalışanımız var, Almanya gibi 40 milyon olmalıyız, onlarla aynı nüfustayız çünkü. Nasıl olacak bu? Tabi ki istikrarlı bir planlamayla olacak.”
Özlale: Katma Değerli Ürün Üretmek Zorundayız
Kalkınma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Özlale ise ‘Üretimde Dönüşüm Stratejisi’ üzerine bilgi verdi. “Katma Değerli ürün üretemiyoruz. Önce bu sorunu düzelteceğiz” diyen Özlale şunları söyledi:
“Küresel ekonomiden aldığı pay azalıyor. Özellikle tarım iyice azalıyor. Orta gelirli ülkeler tuzağına düştük ve kabullendirildik. Doğu Avrupa ülkeleri bu sorunu aştı. Biz de aşabiliriz. En zengin coğrafyadayız. Dış politikamız, iktisadi zenginleşme imkanını engelliyor. Teknolojik gelişmelere adapte olamıyoruz. Sanayi devrimlerine uyum sağlayamadık, en büyük eksikliğimiz budur. Teknolojik gelişime uyum sağlamak zorundayız. Öncelikle üniversitelerimizi üreten eğitime dönüştürmek zorundayız. 200 üniversitemiz bilim üretmekten maalesef uzak. Üniversitelerin binadan ibaret olmadığını göstereceğiz. TÜBİTAK’ı bilim üretecek ve üniversitelerle buluşturacağız. Teknolojide kapsayıcı olacağız. Kalkınma Bankası kuracağız. Bilimi üretip ticarileştireceğiz.
Teknopark Türkiye’yi kuracağız. Bilim insanları üniversitelere girerken kart basmazlar. Dünyanın hiç bir yerinde olmaz bu. Bilim her yerde üretilir çünkü. Bilim insanlarını binaların içine hapsedemezsiniz. Bürokratik süreçleri dijitalleştireceğiz. Biz enerjiyi verimli kullanamıyoruz. Sanayi üretimini artırırken Avrupa gibi enerji verimliliğini düşürmeliyiz. Yüksek katma değerli ürün üretmemiz şart. Biyoyakıt ve güneş enerjisi olanaklarımız çok büyük, bu konuda gerekli yatırımları yapacağız. Bir fabrikanın atığı diğer fabrikanın girdisi olacak. Üniversitelerimizde Teknoloji Kampüsleri kuracağız. Bursa’da kuracağımız teknoloji kampüslerinde 16-18 ayda teknik elemanlar yetiştireceğiz. Bakım ekonomisiyle mahallelere kreşler ve bakım merkezleri kuracağız, devlet bunu ücretsiz yapacak ve böylelikle 450 bin kadınımızı ekonomiye katacağız.
Yılmaz: Merkez bankası ve TÜİK de bağımsızlaştırılacak
Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bilge Yılmaz da İYİ Parti’nin, ‘Ekonomik İstikrar ve Kapsayıcı Büyüme İçin Eylem Planı’nı açıkladı.
Makroekonomik istikrarın sağlanması gerektiğine değinerek, uygulanacak para politikasını özetledi. Yılmaz şöyle konuştu:
“Kapsamlı enflasyon hedeflemesiyle, 3’er aylık dezenformasyon politikası uygulanacak, politika faizi de enflasyon hedeflemesi rejimine uygun olarak belirlenecek. Kredi kararları piyasa mekanizmasına bırakılacak. Döviz kuruna keyfi müdahale durdurulacak. Kamu bankalarına kur müdahalesi yaptırılmayacak. Merkez bankası mutlaka bağımsızlaştırılacak ve işini yapması sağlanacak. Kendi bilgilerini şeffaf biçimde toplumla paylaşacak. Rezerv yönetimi açık olacak. Hazineye yapılan kar transferleri gözden geçirilecek. Şu an 45 milyar dolar olan swap seviyesi azaltılacak. Kamu bankalarına liyakatlı yönetimler getirilecek. Kamu bankalarında gerekirse sermaye artırımı yapılacak. Tüm bankalar için varlık kalitesi gözden geçirme programı başlatılacak ve esas faaliyet alanlarına odaklanacaklar. Halk Bankası KOBİ’lere, Ziraat Bankası da tarıma destek verecek.
Bilge Yılmaz, konuşmasının son bölümünde veri analizi odaklı programlarını özetleyerek, “Teşvik harcamaları yüksek ama sonuçlar yetersiz. Şirketler orta ölçeğin üzerine geçemiyor. Teşvik politikaları için özel bir uygulana politikası planlanacak. Sanayi ve tarımda doğru teşvikle doğru sonuçlara bu planlamayla mutlaka ulaşacağız. TÜİK de bağımsızlaştırılacak ve güven yeniden tesis edilecek” şeklinde konuştu.
Usta: EYT sözümüzdür, çözeceğiz
TBMM Grup Başkanvekili Erhan Usta ise ‘Kamu Maliyesi’yle İlgili Bilgiler’ vererek, hedeflenen makroekonomik amaçları anlattı. “Güven ve istikrarı dikkate alarak ekonomiyi büyümeyi hedefliyoruz” diyen Usta şu bilgileri verdi:
“Öncelikle faiz oranlarını hızla aşağı çekmek, kaynakları üretken alanlara yönlendirmek, gelir adaletini sağlamak, ihracatı destekleyip sürdürülebilir kılmak, faizi sistemli biçimde azaltan bir planlama yapmak zorundayız” dedi. ‘Vergiye ilişkin Politikaları’ da özetleyen Usta, “Vergi adaletinin tesisi mutlaka sağlanacak, kentsel rantların vergilendirileceğini, kripto varlıklar ve yeni gelişen digital mecralar vergilendirilecek ve servet vergisiyle ilgili konularını belli bir planlamaya dahil olacak” diye konuştu. Bütçe harcamalarına ilişkin politikaları da anlatan Usta, “İsrafın önlenmesinin öncelikli hedef olduğuna vurgu yapmak isterim. Teşvik sistemi, yatırım projeleri, tarımsal destekler, KÖİ anlaşmaları, yoksullukla mücadele ve EYT sözümüzdür, çözeceğiz. Kamu Mali Yönetim Vizyonumuz eksik. Parlementonun bütçe yapma imkanı kalmadı. Güven sorunumuz büyük ve bunu mutlaka sağlamak zorundayız. DPT yeniden kurulacak. Çünkü planlamasız bütçe olmaz. Denetimi sevmeyen bir hükümet var. Sayıştay’a bile format atıldı. Raporlar düzelttirilerek yayınlanıyor. Sayıştay’a çeki düzen verilecek. Büyük yolsuzluklarla ilgili de merkezi sistem kurulacak” ifadesini kullandı.
Bursa İş İnsanları Buluşması toplantısının sonunda Genel Başkan Meral Akşener ve ekonomi kurmayları, basına kapalı bölümünde Bursa iş dünyası temsilcilerinin sorularını yanıtladı.
Sunumlar sonrasında kürsüye gelen Meral AKŞENER Bursa İl Başkanlığı’na teşekkür ederken, ülkedeki değişim beklentisinin Bursa’da da belirgin biçimde gözlendiğini vurguladı.