Bursa’da 09 Kasım 2022 günü Merkez Yıldırım ilçesi Değirmenönü Mahallesi Bıçakçı Bayır Sokak’ta bulunan 4 katlı binanın 2’nci katında yaşanan 8 çocuk ile annesinin sobadan çıkan yangın sonucu yanarak hayatlarını kaybettikleri; olaya ilişkin TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet İhsan Taşkınsel yazılı bir basın açıklaması yaptı. Taşkınsel tarafından yapılan açıklama şöyle:
“Bursa’da 09 Kasım 2022 günü Merkez Yıldırım ilçesi Değirmenönü Mahallesi Bıçakçı Bayır Sokak’ta bulunan 4 katlı binanın 2’nci katında yaşanan 8 çocuk ile annesinin sobadan çıkan yangın sonucu yanarak hayatlarını kaybettikleri; olayın ardında yine CO zehirlenmesi çıktı. Yaşamını kaybeden canların yakınlarına başsağlığı diliyor, kamuoyunun üzüntüsünü paylaşıyoruz.
Gaz temin programları bir dizi teknik öğe yanı sıra politik parametre içermektedir. Bu nedenle gaz temin anlaşma ve programlarının ilgili tüm tarafların, uzmanların ve akademisyenlerin de katılacağı çok ciddi bir stratejik çalışma olarak ele alınması gerekmektedir. Zira ülkemiz uluslararası arenada enerji kozunu elinden çıkarmakta, vanaları başkalarınca açılıp kapanabilecek bir küresel enerji savaşında “enerji koridoru” olmakla avunmaktadır.
Sorunun temelinde yıllardır çeşitli siyasal iktidarlarca enerji sektöründe izlenen yerli, yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımına ağırlık vermeyen, enerjide serbestleştirme politikaları ve dışa bağımlılık bulunmaktadır.
Üzülerek ifade etmek isteriz ki; Avrupa’yı bekleyen enerji arzındaki daralma ve bunun ülkemizdeki yansıması olarak önümüzdeki kış aylarında; Kentimizde daha sıklıkla, “daha önce hiç soba yakmamış”, “ısınma ihtiyaçlarını hep doğalgaz ile karşılamış” kişileri haberlerimizde göreceğimizi düşünüyoruz.
Uzun yıllardır Kentimizin lodoslu günlerinde tüm kamu kurumları ve kuruluşları ile yapmış olduğumuz uyarılar sonucu edinilen bilinçlenme faaliyetleri yoğun bir geri dönüşe uğrayacaktır.
Öncelikle; Türkiye Büyük Millet Meclisi tutanaklarında belirtildiği üzere; 5 yılda ülkemizde 108 bin 905 vatandaşın karbonmonoksit gazından zehirlenme tanısıyla hastanelerde tedavi altına alındığını ve her yıl ortalama 150 ila 200 kişiyi kurban verdiğimiz bu durumun kabul edilebilir olmadığını, ülkemize yakışmadığını bir kez daha vurguluyoruz.
Katı yakıt kullanan sobaların yanlış kurulumu ve yakılması, kalitesiz ve standartlara uygun olmayan yakıt kullanılması ve doğru şekilde baca uygulaması yapılmaması kış aylarında karbonmonoksit zehirlenmeleri ile daha sık karşılaşmamıza neden olmaktadır.
Doğalgaz kullanan sistemlerin ise; bunu önlemenin yolu doğalgaz sisteminin süreç içinde sağlıklı çalışması, cihazların yıllık periyodik bakımların yapılması ve Standart, Şartname ve Yönetmeliklere aykırı uygulamaların, kaçak olarak ve yetkisiz kişi ve kuruluşlara yaptırılmaması ile mümkündür. Bu nedenle yönetmelik, şartname ve standartlarla belirtilen koşullara göre; özellikle eski tesisatların yerinde periyodik olarak denetlenmesi gerekliliğini ortaya çıkartmaktadır.
Yakıt sistemi ne olursa olsun bacalarının uygunluğunun değerlendirilmesi ancak yıllık periyodik kontrol ve denetimleri yapmaları ile mümkündür. Bunun ivedilikle sağlanması için, ulusal düzeyde yasal bir statüye kavuşturularak zorunlu hale getirilmesi, özellikle doğalgaz kullanılan sistemlerdeki baca gazı ölümlerinin önlenmesinde önemli bir aşama olacaktır.
TMMOB Makina Mühendisleri Odası olarak her kış döneminde bacalı cihazların kullanımında dikkat edilecek hususlar konusunda kamuoyunu bilgilendirmeye, toplumsal bilinç oluşturmaya çalışıyor, bu konuda hazırladığımız broşürleri paylaşıma açıyoruz. Bu bilgi, broşür ve belgelere Odamızın https://www.mmo.org.tr/kitaplar/soba-ve-sofben-kulaniminda-dikkat-edilecek-hususlar adresli web sitesinden ulaşılabilmektedir.
Bu tür ölümlü ve acı olayların yaşanmaması için ilgili tüm kurum, kuruluşlar ile kamuoyunu yukarıda aktardığımız bilgiler ışığında bir kez daha duyarlı olmaya davet ediyoruz.”
SESSİZ GELEN ÖLÜMDEN KORUNMAK İÇİN NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
TMMOB Makina Mühendisleri Odası olarak, bilgisizlik, ihmal ve denetimsizlik yüzünden yaşanan karbonmonoksit zehirlenmeleri konusunda aşağıdaki öneri ve uyarılarımızı bir kez daha kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.
- Karbonmonoksit kokusuz, renksiz, tatsız bir gazdır ve özellikle uykudayken fark edilmesi oldukça güçtür. Bu nedenle zehirlenme tehlikesine karşı vatandaşlarımızın belli bir bilinçle hareket etmesi ve gerekli önlemleri alması büyük önem taşımaktadır. Vatandaşlarımızın alacağı önlemlerin yanı sıra konuyla ilgili denetimlerin aksatılmaması ve düzenli aralıklarla tekrarlanması, zehirlenmelerin önüne geçebilecek en önemli unsurdur.
- Bursa’da özellikle lodoslu havalarda soba, şofben ve kombilerden dolayı karbonmonoksit zehirlenmeleri yaşanmakta ve çok sayıda insanımız hayatını kaybetmektedir. Özellikle lodoslu havalarda yaşanabilecek karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı dikkatli olunması konusunda uyarıyoruz.
- Soba, şofben, kombilerin yanlış kurulumu ve yakılması, baca temizliğinin yaptırılmaması, kalitesiz ve standartlara uygun olmayan yakıt kullanılması, soba-baca ve şofben-baca bağlantılarının yanlış yapılması, bacalar ile soba ve şofben cihazlarının standartlara uygun olmaması veya yanlış montajı nedeniyle özellikle sonbahar ve kış aylarında karbonmonoksit zehirlenmeleri artmaktadır. Bu zehirlenmelerin önüne geçmek için;
- Bacalar standartlara uygun yaptırılmalı, baca çekişini arttırmak için baca yalıtımı yaptırılmalıdır. Bu anlamda bacaların iç yüzeyi sıvanmış olmalı, yanmış partiküllerin yapışmasını sağlayacak pürüzlülüklerin bulunmaması gerekir.
- Pencere veya duvar delinerek yapılan bacada, delinen kısımda sızdırmazlık sağlanmasına mutlaka dikkat edilmelidir.
- Baca ve duman gazı boru birleşim noktalarında, baca gazı sızdırmazlık izolasyonuna özellikle dikkat edilmelidir.
- Soba yakmaya başlamadan önceki aylarda baca bakımları mutlaka yaptırılmalı ve bu bakımlar düzenli olarak tekrarlanmalıdır.
- Bacaların yanı sıra, sobanın doğru kurulmaması ve yakılmaması da zehirlenmelerde önemli bir rol oynamaktadır. Sobalar aşırı doldurulmamalıdır. Gereğinden fazla doldurulan sobanın duman yolu daralır ve soba içinde düzensiz ısı dağılımı olacağından baca çekişi zayıflar. Soba tutuşturulurken yakıtın üstten yanması sağlanmalıdır. Böylece soba içinde ortaya çıkan zehirli gazlar, baca aracılığıyla sobayı terk ederler.
- LPG kullanılan bacalı cihazlar, banyolardan çıkartılarak uygun bir bacaya bağlanmalıdır. Bu tip cihazlar, kesinlikle aydınlık/havalandırma boşluğuna bağlanmamalıdır.
- Baca gazı algılama cihazlarının kullanılması, var olanların da çalışır durumda olduğunun kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu cihazların bazıları pille çalışmaktadır. Süreç içinde pilin bitmesi, cihaz içindeki ölçüm sensörünün ömrünü tamamlaması ya da kendini test edememesi vb. nedenlerle ölçüm yapamamaktadır. Sensör ömürleri ortalama 3 yıl olan bu cihazlar, bu sürelerde değiştirilmelidir. Bu gaz sensörlerinin, selenoid vanayla gaz girişini otomatik kesmesini sağlaması önerilir.
- Yatmadan önce sobaya kesinlikle yakıt beslemesi yapılmamalıdır. Buna özellikle lodoslu havalarda ve bacanın da soğuyarak baca çekişinin azaldığı çok soğuk havalarda daha çok dikkat edilmelidir.
- Isıtma cihazları, uyunan mahallerde olmamalıdır. Doğalgaz yakan cihazlarda bu zorunluluk nedeniyle, cihazların yatak odalarına tesis edilmesine, ilgili gaz kuruluşu tarafından izin verilmemektedir.
- Doğalgaz kullanılan evlerde doğalgaz, havadan hafif olduğundan odaların, evin tavan böllgesinde toplanır. Doğalgazın tahliyesi ve iç ortamda oksijen miktarının arttırılması için doğalgaz kullanılan cihazların bulunduğu mekanlarda kullanılan ve hayat kurtaran havalandırma menfezleri, “soğuk geliyor” diyerek kağıtla vb. malzemelerle kapatılmamalıdır.
- Doğalgaz kapalı mekanlarda %5-15 aralığında, en ufak bir kıvılcımla patlayabilmektedir. Bu nedenle yine havalandırma menfezleri kapatılmamalıdır. Doğalgaz kokusu duyulduğunda, elektrik düğmeleri açılmamalı veya kapatılmamalı, pencereler açılarak havalandırma sağlanmalı ve hemen ilgili gaz kuruluşuna haber verilmelidir.
- Doğalgaz tesisatlarında, ilgili gaz kuruluşunun onayı olmadan herhangi bir işlem yapılmamalıdır. Daha önce kurulumuna izin verilmeyen yerlerde, yetkisiz tesisatçılarca tesis edilecek cihazlar, zehirlenmelere ve ölümlere yol açmaktadır. Bu kapsamda, bu tesisatların her 5 yılda bir kez ilgili gaz dağıtım şirketlerince denetlenmesi gerektiğini vurguluyoruz.
- Karbonmonoksit zehirlenmesi acil tedavi gerektiren bir zehirlenmedir. İlk yapılması gereken, hastanın zehirli ortamdan hemen uzaklaştırılması ve saf oksijen verilerek hastaneye kaldırılmasıdır. Hastanede hastanın durumu değerlendirilerek temel yaşam desteği sağlanabilecektir. Mümkün olan en kısa zamanda Hiperbarik Oksijen tedavisine alınması hayat kurtarıcı, sakatlık riskini azaltıcı ve hastanın yoğun bakımda kalma süresini azaltıcı etkiye sahiptir. Bu anlamda zehirlenmelerde ilk 24 saat çok önemlidir. Yüksek basınç altında solunan saf oksijen kanda erimiş oksijen miktarını arttırarak doku oksijenasyonunu normal değerinin 20 katına kadar çıkarır.
- Karbonmonoksit sonucu zehirlenmeler başta olmak üzere ev kazaları 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu içine dahil edilmelidir. Bu tür olayların gerçek nedenlerini ortaya çıkarmak üzere soruşturma açılmalı, ihmali görülenler ve sorumlular hakkında yasal işlem yapılmalıdır.