Mesneviden alıntı yaparak bu yazıma başlamak istedim.
Mevlana’nın deyimiyle:
“Ariflere göre mey (şarap), gam ve kederden eser bırakmayan Allah sevgisidir.
Buna Mansur şarabı, aşk şarabı, Hak şarabı da denir.
Bu manevî şarap insanı kendinden alır başka alemlere götürür.
Meyhane tabirine gelince, Hak aşıklarına mahsus ibadet yerleridir.”
Nitekim Şeyhülislam Yahya Efendi şu beytinde bu konuya değinmiştir:
“Mescidde riya pişeler etsün ko riyayı / Meyhaneye gel ne riya var ne müraî”
Yani “gösteriş için camide namaz kılanları bırak, onlar gösteriş için namaz kılsınlar; sen hakikat meyhanesine gel, orada ne riya var ne de riyakar.”
Bu cümleleri; eğitimli veya eğitimsiz insanlar kendi kabiliyetine ve sezişine göre anlar, bazıları da anlayamaz, yanlış yorumlar.
Yani; “Dişleri testere olmuş, önüne geleni kesip biçenler,” yılbaşı kutlaması, saç sakal, kadın, çocuk konusu veya birkaç ritüeli temele alıp esip gürlerler, gürlemesine ve fakat haksızlık, adaletsizlik, düşüncede-bilimde geri kalmışlık, devlette liyakatsizlik, israf ve gösteriş vb. konulara gelince tek kelime etmezler.
Toplumsal aydınlığı karartan ve çekilmez kılan kişiliksizler saldırganlıklarıyla azgın çirkinliklerini birbirine eklemektedirler.
Şu veya bu, kendi kanallarında:
Kimilerinin kimi yayın organlarında bulduğu köşelerde onur düşmanlıklarına soyunmaları, kişiliksizlik ve terbiyesizlik sergilemeleri, günümüz çirkinliklerinin en belirginlerinden biridir.
Ulaşamadıkları düzeyin yoksunluğunu ortaya koyan tutum ve davranışları kendi yetersizliklerinin yansımasıdır.
Kendileri gibi düşünmeyenleri, uşaklık ve şakşakçılık yapmayanları, kendilerinden yana olmayanları karalayıp suçlayan kimi uydular yayın organlarında zevzeklik yapıyor.
Bilmedikleri, akıllarının ermediği konularda, biliyormuş gibi yorum yapanlar, bilgiçlik taslayıp saçma sapan görüşler açıklayarak savlarda bulunuyorlar.
Geçen belediye seçimlerinde hatırlayın: “Bir şey olmadı ama mutlaka bir şeyler olmuştur” diyen bir milletvekili, hukukçudur.
Yalan ve yakıştırmalarla aşağılık duyguları, kimi zaman sırıtan bilgisizlikleri, yetersizlikleri ve terbiyesizlikleriyle kara çalmayı (iftira etmeyi) beceri sayanlardır.
Özellikle çocukları korumak konusunda kadın derneklerine, aydın kuruluşlarına, basın yayın organlarına, üniversitelere büyük görevler düşmektedir.
Toplumu aydınlatmak, duyarlığını sıcak tutmak için çabalarda bulunmak onurlu tutumlardır.