Artvinli Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ARSİYAD) yönetimi, deprem felaketini ve çözüm önerilerini masaya yatırdı.
Deprem felaketinden sonra harekete geçerek yardımları organize eden ARSİYAD, depremdeki yıkımların nedenleri ve yapılabilecekleri gündemine alarak, farkındalığı arttıracak çalışmalarına da devam ediyor.
Bu kapsamda ‘Depremle Yaşamak’ temasında bir hibrit seminere imza attı. ARSİYAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcı İnşaat Mühendisi Mehmet Emin Tansi’nin moderatörlüğünü üstlendiği seminerin konuşmacı konukları ise İnşaat Yüksek Mühendisi Oktay Altun, Mimarlar Odası geçmiş dönem Bursa Şube Başkanı Mimar Nizamettin Kaya ve 911 Arama Kurtarma Dernek Başkanı Ali İhsan Gülcan oldu. ARSİYAD Başkanı Gürsel Durmuş ve Danışma Kurulu Başkanı Bahadır Celal Manasoğlu ile ARSİYAD yönetim kurulu üyelerinin de hazır bulunduğu seminere çok sayıda üye ise zoom üzerinden katılım sağladı.
Deprem bölgesinde yaşananlar, yapıların yıkılma nedenleri ile depreme karşı konut dönüşümlerinin ele alındığı seminerin açılış konuşmasını yapan ARSİYAD Başkanı Gürsel Durmuş, üyelerin ilk andan itibaren yardım yapmak için gönüllü olduklarını ve yaraları ellerinden geldiği kadarıyla sarmaya çalıştıklarını ifade etti. Her yıl geleneksel olarak organize edilen iftar yemeklerinin bu yıl depremzedelerle birlikte yapmayı planladıklarını da belirten Başkan Durmuş, “Deprem kuşağındaki ülkemiz vatandaşlarına güvenli bir yaşamı sunacak güçtedir. Deprem gerçeğiyle beraber yaşamayı ve gerekli önlemleri alma bilincine sahip olmalıyız. Bu akşam da tüm bunları konuşacağız. Katılan herkese teşekkür ediyorum” dedi.
“YAPI ÜRETİM SÜRECİNDE SORUNLAR VAR”
Yapı üretim sürecinde sorunlar olduğunun altını çizen Mimarlar Odası geçmiş dönem Bursa Şube Başkanı Mimar Nizamettin Kaya da, yapıların uluslararası standartlara uygun hale getirmesinin önemine değinerek, “Ülkemizi depreme karşı güvenli hale getirmeliyiz peki bunu nasıl yapacağız? Yönetmeliklerimiz çok iyi fakat bir yerlerde eksikliğimiz var. Nitelikli yapılar için yapı üretim sürecinin yeniden gözden geçirmemiz lazım. Uluslararası standartlara uygun hale getirmeliyiz. Uluslararası standartlarda mıyız? Yapı üretiminde yasal bir mevzuat var. Bir de planlama süreci var. Bu süreçte herhangi birinin doğru yapılmaması zaten yapının depreme karşı dayanıksız hale gelmesine neden olabiliyor. Bizde yapı üretiminde müteahhitlik çok önemlidir. Dünyada müteahhit sadece yatırımcı kısmındadır uygulama kısmında yer almaz. Çevremizde yaşanan nitelik düşüklüğünün sebeplerinden biri budur. Hiçbir ülkede bu kadar kolay yapılan bir meslek yok. Kurumsallaşmış bir yapımız yok. Mimar ve mühendislik eğitimindeki kalite çok düştü. Dünyanın hiçbir yerinde yeni mezun birine sınırsız imza yetkisi verilmiyor ama bizde yeni mezun her şeye imza atabiliyor. Bu mesleklerin öğrenilmesi ve deneyimlerin edinilmesi yıllarca sürüyor. Bununla ilgili bir yasaya ihtiyacımız var” diye konuştu.
“YAPI DENETİMLİ BİNALAR YIKILMADI”
Yapı denetimden geçmiş binaların aslında yıkılmadığına dikkat çeken İnşaat Yüksek Mühendisi Oktay Altun ise “Yıkılan binalara baktığımızda depremin yüzeye yakın geçtiği yerler yıkım fazla olmuş. Yapı denetimli 152 bin konutun 292 tanesi yıkılmış ama yıkılan binaların içinde kolon kesilenler, betonarme sistemine zarar verilen binalarda var. Yandaki binaların üstüne düşmesi, yanını darbelemesi gibi nedenlerle de sıkıntı yaşayan ve bu nedenlerle yıkılan binalarda bu sayının içinde. Diğer yandan yıkılan binaların zemin, mühendislik ve mesafeleri olarak sıralayabiliriz bu nedenleri. Bunlardan önce de bu işlerde çalışan kalfaların, işçilerin daha fazla bilinçlendirilmesi lazım. 11 ilde 13 bin 969 tane deprem meydana geldi. Burada 3 tane 6 üzeri, 2 tane de 7 üzeri depremimiz var. Bu depremler yüzeye yakın oldu gerçekten büyük depremler olduğunu bilmek lazım. Tarım arazilerine yapılan binalarımız var. Tüm bunlardan vazgeçilmesi lazım” diye konuştu.
“AFETLERİN SONRASINDA İNSANLARIN YÜZDE 5’İNİ CANLI KURTARABİLİYORUZ”
Deprem ve afetler öncesi hazırlıkların çok önemli olduğunu bu nedenle de arama kurtarma gönüllüleri arasında yer almanın gerekliliğine vurgu yapan 911 Arama Kurtarma Derneği Başkanı Ali İhsan Gülcan da şöyle konuştu, “Herkes bir kazazede adayı. Afetlerde bizim başımıza her şey gelebilir. O nedenle önleyici faaliyetlere daha fazla ağırlık vermeliyiz. Bu önlemleri alırsak zararları minimize ederiz. İş bize geldiğinde yani deprem sonrasına, afet sonrasına kaldıysa ne yazık ki kurtarma şansımız zorlaşıyor. Enkaz altında kalan insanların yalnızca yüzde 5’ini canlı kurtarabiliyoruz. Bundan önce ne yapılması gerekiyorsa onu yapmalıyız. Bilimsellik içinde hareket edersek belki bize ihtiyaç kalmayacak”
‘Depremle Yaşamak’ temasıyla düzenlenen bilgilendirme toplantısı katılımcıların sorularının cevaplandırılmasıyla sona erdi.