Çarşı-Pazardaki yangına cep de dayanmazken,
Asgari ücret 17 bin 2 lirayken, açlık sınırı 19 bin liraya dayanmışken,
Milyonlarca insanımız açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyorken,
Özel sektör, kan ağlıyorken…
Bir ülkenin herhangi bir azınlık kümesince kendi seçimleriyle oturdukları, kent dışında bir yerleşim alanı oluşturdukları yerler…
Son zamanlarda; etrafı tamam kapalı, dört tarafı yüksek duvarları olan özel okullar yapıldı.
Bu özel okulların senelik ücretleri 900 bin ila BİR Milyon oldu.
Ama özel okul öğretmenleri AÇ.
Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın kurduğu Nun Vakfı 2015 yılında, Beykoz’daki ormanlık sit alanına özel okul yapmış.
Nun Okulları’nın yerleşkesine idari binalar, yurtlar, kongre merkezleri, açık ve kapalı spor alanları, yüzme havuzları ve atölyelerin yanı sıra rasathane, saat kulesi ve cami de inşa edilmiş.
Yeni Çağ’ın haberine göre; bakanlar kurulu, 10 Mayıs 2018 tarihli kararıyla, Berat Albayrak’ın kardeşinin kurucusu olduğu Nun Eğitim ve Kültür Vakfı’na vergi muafiyeti tanınmış ve Beykoz’daki ikinci sınıf sit alanı üzerine okul inşa eden vakıf, böylece ‘kamu yararına çalışan dernek’ statüsü almış.
“Bakan”lar tıkır tıkır değiştirilse de sömürücü düzen sermaye-siyaset-tarikat üçgeninde tıkır tıkır işliyor.
Hukuk da destek olarak kullanılıyor.
Ne sağlık, eğitim, şehircilik, enerji bakanları değişti ama bu alanlarda piyasa, yağma, talan, sömürü değişmedi.
Ne çalışma bakanları değişti ama emekçilerin esnek, ucuz, güvencesiz çalıştırılması, sendikaların çalışanları gerçek temsilinden uzaklaşıp düzenle uyumlaşması değişmedi.
Kapitalist ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de “Zengin Gettolar” oluştu.