KKTC’de Girne bölgesindeki Beylerbeyi köyünde yer alan tarihi Bellapais Manastırı, gotik mimari tarzının “en güzel” örneklerinden biri olarak biliniyor.
Bellapais Manastırı, 12’nci yüzyılda Roma döneminde inşa edilirken, orta çağda yapılan eklentilerle gotik sanatın bir şaheseri ve Yakın Doğu’daki “en çarpıcı” yapılardan biri olarak öne çıkıyor.
Beşparmak Dağlarının eteğinde kayalıklar üzerinde kurulmuş manastırın bugünkü adı, Fransızca “Abbaye de la Paix”den (Barış Manastırı) geliyor.
Selahhadin Eyyubi 1187’de Kudüs’ü ele geçirdiğinde Kıbrıs’a göç eden Augustinian mezhebine mensup rahiplerin Bellapais’nin ilk sakinleri olduğu ifade ediliyor.
Manastırın ilk binası 1198-1205 yıllarında yapılırken bugün ayakta kalan yapının büyük bir kısmını Fransa Kralı III. Hugh 1267-1284 yıllarında inşa ettirdi. Manastırın ortasındaki avlunun dört yanını çeviren revaklar ve yemekhane ise Kral IV. Hugh döneminde (1324-1359) tamamlandı.
Manastır, Osmanlı döneminde kiliseye verildi
Kıbrıs’ın Osmanlı tarafından fethedilmesinin ardından manastır, Yunan Ortodoks Kilisesi’ne verildi. Rum Ortodokslar, manastırın sadece kilise bölümü kullandı.
Manastırın avlusunda yer alan 13’ncü yüzyıldan kalma kilise, yapının fiziki olarak en sağlam kısmı olarak öne çıkıyor.
Manastırın ortasında çevresi revaklı bir avlu yer alırken bir köşede ise üst üste duran Roma döneminden kalma iki mermer lahit bulunuyor.
Lahitlerin arkasındaki kapıdan yemekhane kısmına geçiliyor. Geniş, dikdörtgen şeklinde tonozlu bir salon olan yemekhane bölümü de gotik sanatın kusursuz bir örneği olarak kabul ediliyor.
Gündüz deniz tarafındaki altı büyük ve doğu duvarındaki pencereden ışık alırken, papazlara yemek yedikleri sırada vaiz vermek için kullanılan kürsü hala yerinde duruyor.
Batı duvarındaki kapı da alt kattaki mutfak, mahzen ve tuvaletlere inen merdivene açılıyor.
Çalışma odalarında geçmişe yolculuk
Orta avlunun doğusunda yer alan ve rahiplerin kullandığı çalışma ve sohbet odaları ziyaretçilere etkili bir tarih yolculuğu sunuyor.
Manastırın üst katında rahiplerin yatak odaları ve değerli eşyaların bulunduğu bir alan yer alıyor.
Manastırdaki dış kabartmaların arasında gotik taş işçiliğinin başarılı örnekleri kabul edilen, sırtında bir merdiven taşıyan ve iki vahşi hayvanın saldırdığı bir adam, kitap okuyan ve tesbihli bir kadın ile pelerinli bir rahip figürü göze çarpıyor.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı ile Rumlar adanın güney kesimine göç edince Bellapais Manastırı, KKTC Eski Eserler ve Müzeler Dairesi himayesine alındı.
Girne’nin hemen hemen her yerinden görülebilen manastır, deniz ve doğa manzarasıyla da turistlerin büyük ilgisini çekiyor.
Bellapais Manastırı, aylık ortalama 20 bin yerli ve yabancı turist ağırlarken, bazı dönem klasik müzik konserleri ve çeşitli müzik festivallerine ev sahipliği yapıyor.