Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), Yönetim Kurulu üyeleri, Pekin Ticaret Müşavirliği, Guanco Ticaret Ataşeliği ve Çin Halk Cumhuriyeti’ne Kiraz ihraç eden firma temsilcilerinin katılımı ile online toplantı gerçekleştirdi.
UYMSİB, yeni tip Koronavirüsle (Covid-19) etkin mücadele kapsamında toplantılarını online platform üzerinden yapmaya devam ediyor. UYMSİB Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Senih Yazgan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen online toplantıda; UİB Genel Sekreteri Mümin Karacakayalılar, Guangzhou Ticaret Ataşesi Serdar Afşar, Pekin Ticaret Başmüşaviri Hakan Kızartıcı, Pekin Ticaret Müşavir Yardımcısı Sezgin Taşkın ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak’ın yanı sıra Çin Halk Cumhuriyeti’ne Kiraz ihraç eden firma temsilcileri yer aldı.
“ABD ve Şili kirazı algısını kırmalıyız”
Etkinlikte konuşan UYMSİB Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Senih Yazgan, kirazın Bursa’nın yaş meyve sebze ihracatındaki en değerli ürünlerden biri olduğunu belirtti. Ancak Çin’de ABD ve Şili kirazı algısı olduğunu ve bunlarla rekabet edebilme adına kalitede ve ürün çeşitliliği konusunda bir takım çalışmalar yapmak gerektiğini ifade etti.
Yazgan şunları söyledi: “2019 yılında Çin’e yapılan kiraz ihracatında birtakım sıkıntılar gözlendi. Bu yıl Çin’e gidecek ilk kiraz ihracatında bir sorun yaşanmamasını umuyoruz. Ürünümüzün; çeşit, uygulama kriterleri, paketleme ve soğuk işlem/fumigasyon açısından pazarlanabilir bir ürün olması ve Çin’de karşılık bulması için çalışıyoruz. Bakanlık ile de sürekli temas halindeyiz. Kalitesi, kontrolden geçirildikten sonra ihracata izin verileceği konusunda fikir birliğindeyiz.”
“Lojistik sorunu da çözülmeli”
Lojistik konusunda da sıkıntılar olduğuna vurgu yapan Yazgan, “Hava kargo fiyatları, pandemi öncesine kıyasla 2 kat artmış durumda. İhracatçının kazanması için pandemi öncesi fiyatlara göre indirim uygulanması gerekiyor. Bununla birlikte bir başka sıkıntı daha var. Bu anlamda Türk Hava Yolları ile görüşme gerçekleştirdik. Özellikle açık alanda ürünlerin bekletilmesi ile ilgili yaşanan sorunlar gündeme getirildi. THY bu konuda gerekli düzenlemeleri yapabileceğini ancak işin tüm sorumluluğunun bu işlerin aracılığını yürüten Gümrük Müşavirliği firmalarında olduğunu belirttiler. Yani bizler bu işi yaparken THY tarafından belirtilen altyapıya sahip firmalarla çalışmaya özen göstermeliyiz. Amerikan kirazı, Çin’de tercih edilir bir ürün ama biz de kalite ve sürekliliğimizi oraya taşıyabilirsek fırsat doğurabileceğimizi düşünüyorum” dedi.
“Çin normale dönmeye başladı”
Çin’de pandemi ile ilgili son durumlara dair bilgiler veren Pekin Ticaret Başmüşaviri Hakan Kızartıcı ise şunları söyledi: “Şubat ayında gerçekleşen yoğun karantinalardan dolayı önemli arz açıkları oluştu. Mart’ın ikinci haftasından itibaren başta tarım sektörü olmak üzere bütün sanayi sektörlerini yavaş yavaş açmaya başladılar. Çin şu an bunun yüzde yüzüne yakınını tamamladı gibi. Çin, yavaş yavaş kafasını kaldırmaya, normale dönmeye başladı. İç pazarının büyük olmasının büyük avantajı var ama ihracatın da Çin için çok önemli olduğunu düşünürsek krizden etkilenmeye devam ediyor.”
“Doğru ürünleri belirlememiz lazım”
Kızartıcı şöyle devam etti: “Kiraz, Çin için geleneksel manada önemli bir ürün. Uzun yıllardır ABD ve Şili’den yoğun kiraz ithalatı oluyor. 2019 yılında buraya göre ürünlerimizde kalite dalgalanması yaşandı. Bazı ürünlerin yumuşamış olması, bazılarının saplarının kararmış olması gibi şikâyetler aldık. Doğru ihracatçı ve doğru ithalatçı olmadığı zaman, konunun uzmanı olmayan firmalarla yüründüğü için sıkıntılar çekildi. Çinli tüketicilerin kirazla ilgili beklediği ürün, Türkiye’de daha az üretilen bir çeşit. İhracatımızı geliştirmek için doğru ürünleri belirlemek lazım.”
“Ürün hikayesi tanıtıma katkı sağlar”
Yapılması gerekenlere de değinen Kızartıcı, tanıtım konusunda bir ürün hikâyesi oluşturma konusunun ilgi çekebileceğini belirtti. Kızartıcı sözlerini şöyle noktaladı: “Hava kargoda geçen sene yaşanan sıkıntıların bu yıl kısmen giderileceğini düşünüyorum. Paketlenme ve sevkiyat konusunu da işi iyi bilen kişilerin yapması lazım. Her pazar kendine has özellikler taşıyor. Çin’de de doğru alıcıların bize vereceği yönlendirmelerle hareket etmemiz lazım. Tanıtım açısından da mutlaka bir ürün hikâyesi de oluşturmak gerekiyor.”
“Pandemi talepleri azalttı”
Guangzhou Ticaret Ataşesi Serdar Afşar ise, Çin’de salgının en büyük etkisinin restoran ve otellerde göründüğüne dikkat çekti. Guangzhou Bölgesinin restoran ve otel anlamında çok zengin bir bölge olduğunu ancak pandemi nedeniyle kapalı olan bu firmaların gıda taleplerinin de azaldığını belirtti.
Restoran ve otellerin yavaş yavaş açıldığına dikkat çeken Afşar, “Otel ve restoranlar açılmaya başladı, gıda talepleri de artacaktır. Ümit ediyoruz ki Mayıs sonunda belli ölçüde uçuşlara da izin verilecek gibi duruyor” dedi.
“Ürün kalitesine dikkat”
Kalite dalgalanması olmaması gerektiğine vurgu yapan Afşar, “Geçen yıl kalitedeki dalgalanmamız bu yıl da olursa zorluk çekebiliriz. Çin, geçen yıl Avustralya’yı kiraz ve üzüm konusunda yasaklamıştı. Ümit ediyorum ki biz de böyle bir şey olmayacaktır. Bu yıl daha dikkatli olmalıyız ürün kalitesi konusunda. Salgın olmasaydı yeni fuarlar, birebir görüşmeler düşünmüştük ama maalesef bu süreç hepimizi etkiledi. Bunu telafi etmek adına sanal ticaret heyetleri oluşturulabilir. Bakanlık ve TİM ile de bağlantı kurduk, elimizden geleni yapmaya hazırız” ifadeleriyle sözlerini noktaladı.
Online toplantı, Çin Halk Cumhuriyeti’ne kiraz ihraç eden firma temsilcilerinin görüş ve önerileri sona erdi.