Sosyolojide yeni bir kavram olan “Kontrollü Sosyal Hayat” a geçiş, yeni bir davranış biçimidir.
Ülkemiz için; “ ‘Eski Normal’i unutun, ‘Yeni Normal’e alışın. ‘Yeni Normal’in dört ilkesi, maske, mesafe, el yıkama ve genel temizlik” diyerek uyarılarda bulunmak yeterli mi?
İnsanın yeni yaşam koşullarına uyum sağlaması (alışması) çok zordur:
Ne kadar kural koyarsanız koyun, malum, ünlü sözdür: “Her kişinin başına bir polis dikemezsiniz.”
İnsanlar içgüdülerinin ve alışkanlıklarının tutsağı olarak bu “Yeni Davranış Modeline” uyum sağlamakta zorlanacak ve hatta bir bölümü direnecektir.
“Bana bir şey olmaz” ya da “Benim canımı Allah verir, Allah alır” diye önlem almıyor ve “Kaderci bir referans” kullanıyorsa, bunları nasıl takip edeceğiz?
***
Dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmayan ileri yaştaki (65 yaş ve üstü) değerlerimizi eve kapatıp, “ayak altında dolaşmasınlar” düşüncesine mi düştük?
İleri yaştakilerin, virüsün yayılmasında daha fazla etken olduklarının bir kanıtı ve bu davranışın başka bir yerde örneği de yok.
Herhalde, İhtiyarlık bilgelik değilmiş.
Yoksa onları eve tıkıp orada unuttunuz mu?
Onlar evden çıkmaması gereken ‘tehlikeli’ insanlar!
Yeni Şerbetli davranışa inanmıyorlar.
Demek ki bıktılar, sıkıldılar.
Azat edilecekleri günü bekliyorlar..
****
Uzmanlara göre;
1 Haziran’dan itibaren girilen yeni ekonomik-sosyal düzende salgının artacağını öngörüyor. Ve diyorlar ki eğer temmuz veya ağustosta yeni normalleşme başlatılsaydı, salgın daha kontrol altına alınabilir olacaktı.
Ekonomide ŞERBETLİ UYGULAMA:
-Yabancı yatırım gelmiyor, bari sıcak parayla büyüyelim derken, camilerden önce üçte biri yabancıların elinde olan AVM’leri açmasının altında da bu ikilem mi var?..
-Pandemiyle birlikte özellikle sahil kentlerindeki daire ve villa kiralarına yüzde 15-25 zam gelmiş.
-Araba fiyatları artmış.
Neden?
Verilen ucuz krediler..
Güzel gidiş bu gidiş, eğer sonu gelir ise!