Dünyayı ETKİSİ ALTINA alan bu corona virüsü, ülkemizde de hâlâ can alıyor.
Bu pandemiyle mücadele ederken;
-Çarşıda, pazarda, günlük yaşamda fiyatlar el yakıyor.
-İşçimiz, köylümüz, esnafımız, memurumuz, emekçimiz, çoğu dar gelirli, kimisi büsbütün gelirsiz..
-Yarın kaygısı, gençlerimizi umutsuzluk içinde kıvrandırılıyor.
-Deprem kuşağındaki ülkemiz; bir depremin yaraları henüz sarılamadan, her an tetikte, NE ZAMAN deprem olur, kuşkusu içindeler.
-İnsan eliyle yapılan doğa katliamları güzelim ülkemizi mahvediyor.
-Cumhuriyetimizin değerleri alt üst edilmeye devam ediliyor..
Büyük Millet Meclisi işlevinden uzaklaştırılarak etkisizleştirilmiş. Ana muhalefet, zayıf çıkışlarla zaman geçiriyor. CHP’den Tolga Yarman, parti yönetimini eleştiren açıklamaları dikkat çekici; Yarman, “Asla seyirci kalmayacağız” başlığıyla delegelere gönderdiği mesajında, “Önümüzdeki kurultayda, eğer bir şeyleri kökten değiştiremezsek içimiz acısa da yine bir ‘Ekmek için Ekmel’ vakasıyla karşılaşacağız.
CHP yönetimi de konunun üstüne gerektiği gibi gitmeme yönünde.
Muhalefetteki güçlerin de daha kararlı, daha cesur ve daha etkin olma, ZAMANI GELMEDİ Mİ?
-Cemaatler her tarafta, eskiden olduğu gibi güçleniyor.
Aydınlanma çabası yerine, en karanlık, en gerici, en baskıcı dönemleri ve kişileri baş tacı ediliyor..
– Hukuka güvenirliğin tartışıldığı şu günlerde:
Barolar ayaklar altında.
– Canımız olan annemiz, eşimiz, kızımız, kardeşimiz, sevgilimiz kadınlara karşı işlenen alçakça cinayetlerde, bütün dünya ülkeleri arasında en üst seviyelerde..
-Her zaman halkının yanında yer almış olan sanatçılar, yazarlar, çizerler, gösteri ve dinletilerin yasaklanmış, her zamankinden daha çok sıkıntı içinde kalmış durumdalar.
– Orta gelirli, hatta ortanın altında geliri olan herhangi bir Batı ülkesi yurttaşı, sahip olduğu paranın bizim paramızın altı-yedi kat üstünde değeri olmasının güveniyle ülkemizi ‘ RAHAT BİR ŞEKİLDE’ seyahat edebilirken, bizim bir orta gelirli insanımızın ve çocuklarının bile ülke dışına seyahati artık hayal edemez durumda..
Paramızın değerinin dünya pazarlarında çok geriler de olması,
sizce NEDEN?
Halk mutluysa mutlu, mutsuzsa o da mutsuz olan bir yönetim için,
‘MUTLU OLABİLMEK İÇİN, Korkmuyoruz.’ DİYEBİLİR MİYİZ?
Türkiye sahipsiz olmadığını gösteren, Konya Ilgın’da kömür madeni için tarım arazilerinin kamulaştırılmasına karşı çıkan Çavuşcugöl köylüleri, Jandarmaya direnirken:
“Ben bugün devletime, cumhurbaşkanıma küstüm. Bir gün sizi yalnız bırakmadım, bir gün size ihanet etmedim ama bugün devletime küstüm” derken başka bir köylü ise “Benim vergimle maaş alan adamları benim karşıma dikiyorlar, yazıklar olsun” diyerek tepki göstermeleri.
Daha gerçekçi bir sorgulamayla, erken seçim hesapları varsa, yıldırma, umutsuzlukla eski oylardan kaçanlar yerine, yeni en çaresizlerden oy devşirme hesaplarında, akıldışı bir siyasal başarı kazanma düşleri olanlar, akıllarını başlarına devşirmeyenler hâlâ var mıdır?
