Bir öğretmen emeklisi olarak içim sızladı.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, geçen gün şu açıklamalarıyla çok dikkat çekti:
“Bakanlığın bütçesine bakarsanız, yatırım bütçesinin çok çok küçük olduğunu görürsünüz. Bu, tüm okullar için böyledir. Eğitimde asıl ‘YÜK’ öğretmenlerin maaşıyla ilgilidir. Maaşlardan dolayı yatırıma fırsat kalmıyor.” dedi.
2. Abdulhamit’in Maarif nazırının sözlerine uyarlarsak, açıkça “Şu öğretmenler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim” dediğini görürüz.
Eğitim sektörünün en önemli unsuru ‘ÖĞRETMEN’dir.
Avrupa ülkelerinde en refah seviyedeki memur; eğitimcidir.
Bugün başlayan “uzaktan eğitimin” teknolojik altyapısı sizce yeterli mi?
21 Eylül günü açılması düşünülen ‘YÜZ YÜZE EĞİTİM’ için okullar hazır mı?
Okulların, MEB’den istediği ödenekler ‘Para yok’ diye gönderilmediyse, MEB’in de Hazine’den okulları açmak için ‘acil’ koduyla istediği 8 milyar TL gönderilmemiş
görünüyor..
Günlerdir seminere girmeye zorlanıp, mesleki eğitimde ki öğretmenlere Covid19, şoku.
Yüzlerce öğretmen aynı salonda yüz yüze eğitim aldıkları için karantinaya alındı. Virüs, artık okullarda..
Hepimiz çok ama çok korkalım ki; doktorlardan sonra öğretmenlerimiz hayati riske girdi.
Okullarda halen tek bir temizlikçi bile tutacak para yok. Bilim Kurulu’nun en az 20 saniye yıkama tavsiyesini yerine getirmek isteyen bir öğrenci sabun sorsa, susmak gerekir.
Bazı özel okullarda; beş aydır öğretmen maaşı ödenemiyor.
KDV’yi yüzde bire çekmekle bu sorun çözülecek mi?
Bence; Sine-i Millet’e dönülmelidir.
Millet son kuruşuna kadar eğitime gönüllü destek olacağı gibi gerçek eğitimciler de asrın virüsüyle savaşta gece gündüz demeden görev alacaktır.
Tabela üniversitelerine ne demeli?
Bu yıl değişik üniversitelerde 143 bölüme beş ya da altında öğrenci yerleşmiş. 20 bölümü ise tek bir öğrenci dahi tercih etmemiş.
“Unutmayınız ki cumhurbaşkanı bile sınıfta öğretmenden sonra gelir. “
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK.