Kadınlar cinayetlerle ve şiddetle boğuşuyor! Hayatı müftü nikâhı ile mi kolaylaşacak?
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, yaptığı basın açıklamasıyla, il ve ilçe müftülüklerine evlendirme memuru yetkisiyle nikâh kıyma yolu açan Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’na tepki gösterdi. Bu tasarının kadınların güvencesi olan Medeni Kanunun fiilen kaldırılmasına ve kazanılmış hakların kaybedilmesine yol açacağı uyarısında bulunan Karabıyık, “Bu tasarının acilen geri çekilmesi gerektiğini birçok kez dile getirdik. Müftülükler dini makamlardır ve müftülüklere resmi nikâh kıyma yetkisi verilerek, laik Medeni Kanundan vazgeçilmektedir. Bu değişiklik, ayrıca toplumun “dini nikâh ile evlenenler” ve “resmi nikâh ile evlenenler” olarak bölünmesine ve kutuplaşmasına yol açacak niteliktedir” dedi.
Müftülere nikâh kıyma yetkisinin şu anda en çok tartışılan konu olduğunu söyleyen Karabıyık, “AKP Grup Başkanvekili, geçirilmek istenen maddeyi “kadınların hayatını kolaylaştıran” bir madde olarak tanıtıyor. Sayın Turan herhalde kadınların sorunlarını bilmiyor. Kadınlar yoksullukla, işsizlikle boğuşuyor. Kadınlar, kadın cinayetleriyle, şiddetle boğuşuyor. Tarlada ürünü para etmiyor, çocuğu iş bulamıyor, okula giden çocuğunun ayağına ayakkabı alamıyor. Peki, müftü nikâhıyla mı hayatı kolaylaşacak?” diye sordu.
İlginç olan AKP’li kadın milletvekillerinin Saray ve Partileri istiyor diye bu durumu kabullenmesi!
Müftü nikâhının kadınların sorunlarını çözmeyeceğine; aksine belediye nikâhı olan kadınlar ve müftü nikâhı olan kadınlar olarak ikiye böleceğine dikkat çeken Karabıyık,
“Aslında ilginç olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kadın vekillerinin her şeyi Saray ve Partileri istiyor diye kabullenmesi. Zaten çocuk tacizinde de çocuklar yerine vakıfları korumuyorlar mıydı? Bir kereden bir şey olmaz diyen zihniyetler şimdi de müftü nikâhına evet diyor. AKP’nin Grup Başkan Vekili Sayın Bülent Turan, “CHP samimi değil” diyor. Peki, bu ülkede müftü nikâhını kabul etmek istemeyenler bu ülkenin insanı, bu ülkenin kadını değil mi? Peki, “İsteseler de istemeseler de müftüler nikâh kıyacak.” şeklindeki dayatma kültürü mü samimiyet?
Ayrıca, bu zihniyetin geldiği noktada, sadece kadınlar değil çocuklar da olumsuz etkileniyor. Mesela, bugün sıbyan mekteplerindeki daha göz teması bile zor kurabilen küçücük çocuklar hurafelerle eğitiliyorlar ya… İşte bu minicik çocuklar “Anne, kadınların çalışması günahmış; günaha girme lütfen çalışma anneciğim” diyorlar ya… Bu küçücük bedenlerin en büyük hayalleri ölmek olarak şekilleniyor ya… İşte bu zihniyet bu ülkeyi her yöne götürür ve sürpriz olmaz. Bu nedenle, getirilmek istenen müftülere nikâh kıyma yetkisinin çok büyük bir hata olduğunu yineliyorum. Anayasaya, laikliğe aykırı olan bu uygulamaya karşı koymalıyız. Aksi durumda birçok çocuk gelin olacak. Birçok kanayan yara, birçok ezilen kadın ve çocuk olacak…” sözleriyle açıklamasını tamamladı.
