Perde pilavına benzeyen ‘cullama’ adı verilen pilav, haşlanmış tavuk eti ve iç pilavı yufka ile kaplayarak hazırlanır. Çorbalardan balık ve un çorbalarını sık yaparlar. Dolmaları zeytinyağlı ve etli yaparlar, kavurma dolmayı bilmezler. Pirinci çiğden hazılarlar. Yaprak sarması ve kabak çiçeği dolmaları çok lezzetli olur, hatta çereze gibi yenilir ve ikram edilir. Sebzeye ve zeytinyağına düşkünlükleri sonucu zeytinyağlı, domatesli bamya zeytinyağlı börülce, Ayşe kadın fasulye ve çalı fasulye zeytinyağlı ıspanak kereviz enginar pişirilir.
Girit kebabı denilen yemek enginar ve kuzu eti ve zeytinyağı ile pişirilir. Yeşil Girit kabağı haşlanıp salata olarak yendiği gibi zeytinyağlı, peynırli kabak olarak da pişirilir. Ispanaklı gelincikli peynirli kıymalı börek yaparlar. Kabak börekleri, çullama böreği lezzetli olur. Kabak köftesi (mücver) ve bakla favası çok yapılır. Fava baklava diliminde ,kesilerek üzerine bolca zeytinyağı gezdilir. Tuzlama sardalya ve çobana salatasıyla servis yapılır. Tatlılardan süt tatlılarını tercih ederler. Un şeker sütün kaymağından yapılan ıstakaları vardır. Hamur tatlılarından kalbura basma lorlu pide ile kabak tatlıları çok güzel olur. Hanımlar günlerinde çeşitli şerbetler kurabiyeler yaparlar misafirlerini zengin bir şekilde ağarlarlardı. Gümüş macun takımları içinde çeşitli macunlar ve reçeller ikram ederlerdi.
Ayva peltesi, sakız turunç ve incir reçelleri çok ünlüdür.
800 Ayar gümüşten imal edilmiş üzerinde padişahın tuğrası olan macun takımları İstanbul’dan Girit’e gönderilmiştir.
Meyveleri çok severler özellikle incir ve üzüme düşkünlükleri çok fazladır. Sabah aç olarak kahvaltından önce buzdolabından soğuk soğuk bardacık yerler.