TESİAD Türkiye Etkin Sanayici İşadamları ve İşkadınları Federasyonu Genel Başkanı, TESAM – Ekonomik Siyasal ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı M. İlyas BOZKURT, Türkiye’nin değişik üniversitelerinden birbirinden değerli akademisyenlerle bir araya geldi. Türkiye ve dünya gündemine ilişkin önemli başlıkların masaya yatırıldığı programda, son derece dikkat çekici konularda geleceğe projeksiyonlar yapıldı. Prof Dr Hasan KÖNİ, Prof Dr Hamza ATEŞ, Prof Dr Kamuran REÇBER ve Prof Dr Barış ÖZDAL’ın da aralarında bulunduğu akademisyenler, TESİAD’ın ve TESAM’ın organize ettiği programları büyük bir ilgiyle takip ettiklerini dile getirdiler.
Prof Dr Hasan KÖNİ: “2,7 Milyar İnsan Göç Edecek!”
“Antroposen Çağı Başlıyor”
Buluşmada çok farklı yaklaşımlarıyla dikkat çeken Prof Dr Hasan KÖNİ, ‘İklim Değişikliği’nin önemine vurgu yaptı. İnsanlığın Antroposen çağına girdiğini iddia edenlerin olduğuna, buna göre insanlığın bu yüzyılda çok ciddi tabiat olaylarıyla karşılaşacağına ve sadece iklim değişikliği nedeniyle 2,7 milyar insanın göç etmek zorunda kalabileceğine değindi. Bu konuyla alakalı birçok örneğe değinen KÖNİ, bizim basınımızda yer almayan bilgilere göre 2005 yılında Bangladeş’teki Bhola adasının su baskınına uğraması sonucu beş yüz bin Bangladeşli’nin Hindistan’a göç ettiğini ve küresel ısınma sonucunda suların yükselmeye devam etmesi durumunda 2050 yılına kadar 22 milyon Bangladeşlinin, Hindistan’a göç etmesi beklendiğini ifade etti. Son olarak dünyada büyük devletlerin bu konuyla mücadele ile ilgili kısa, orta ve uzun vadeli planlar yaptığını kaydeden KÖNİ, Türkiye’nin de mutlaka bu konularda çalışmalar yapması gerektiğini ifade etti. TESİAD ve TESAM’ın bu minvalde yaptığı çalışmaları takdirle karşıladığını belirtti.
BOZKURT: Türk-İslam Tarihinde Yarı-Başkanlık Modeli
Toplantıda TESİAD ve TESAM’ın faaliyetlerini anlatan Genel Başkan BOZKURT, düşünce kuruluşlarının önemine değinerek akademisyenlerin ülke geleceği için bu tür platformlarda yapılan çalışmalara yapacağı katkıların önemine işaret etti. Türkiye gündeminde sıcaklığını koruyan Başkanlık Sistemi tartışmalarına değinen BOZKURT, bu konuda çok ayrıntılı bir çalışma yaptıklarını ve bu konu ile ilgili teklif ve önerilerini 2011 yılında Meclis’e sunduklarını ifade etti. Bu çalışmaya göre Türkiye’deki yapının, Başkanlık Sistemi değil, Yarı Başkanlık Sistemine daha uygun olduğunu ifade etti. Buna göre seçim sistemi, siyasi partiler kanunu ve yerel yönetim reformunun, yönetim sistemi tartışmaları ile birlikte ele alınması gerektiğini belirtti. Bu konuda dikkat çekici bir örnek veren BOZKURT, Türk-İslam tarihine bakıldığında yönetim sisteminin başkanlık modeli değil, yarı başkanlık modeline uygun olduğunu anlattı. Buna göre devlet ve hükümet kavramlarının farkına değinerek, bu iki unsurun yönetiminin de farklı makamlarca yürütülmesi gerektiğini ve milletin gözünde hükümetin günlük politikaları nedeniyle devletin yıpratılmamasının hayati bir önem arzettiğini aktardı.
Enerji Zirvesi Kırılma Noktası
Dünya gündemine de değinen BOZKURT, son dönemdeki Suriye üzerinden gelişen Rusya-ABD gerginliğine de değindi. Türkiye’nin bu gerginlik içinde çok önemli bir konumda olduğunu ifade eden BOZKURT, geçtiğimiz haftalarda ülkemizde yapılan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de katıldığı Enerji Zirvesi’nin çok önemli bir kırılma noktası olduğunu ifade etti.
Çin’in Sessizliği Çok Manidar!
Konuşmasında dünyanın bu denli gerildiği bir ortamda Çin gibi önemli bir aktörün sessizliğinin manidar olduğunu ifade eden BOZKURT, 2018’de ekonomik olarak ABD’yi yakalayacağını ve bundan sonraki dönemde Çin’in dünya genelinde çok önemli bir güç olacağını ve Türkiye’nin de kendi dış politikasında bu konuya özel önem vermesi gerektiğine değindi.
